Translation of "Hızla" in Korean

0.004 sec.

Examples of using "Hızla" in a sentence and their korean translations:

Hava hızla kararıyor!

해가 빠른 속도로 저뭅니다

Hava hızla kararıyor.

해가 빠른 속도로 저뭅니다

Buzullarımız hızla eriyorken,

급격히 녹고 있는 빙하로 인해

Geceler hızla uzamakta.

‎밤이 급속도로 길어지고 있죠

Kısacası, dünyamız hızla değişti.

세계는 빠르게 변화하고 있습니다.

Belle'in hikâyesi hızla yayıldı.

벨의 이야기는 순식간에 퍼졌습니다.

Saatte 28.000 km hızla ilerliyordu.

시속 28km로 여행을 했습니다.

Oradan sonra hızla zirveye ulaştım.

저는 마침내 정상까지 오르는 임무를 완수했습니다.

Sonra inanılmaz bir hızla uzaklaştı.

이내 엄청나게 빨리 사라졌어요.

çünkü su mikrodalgada hızla ısınacaktır.

전자렌지안에서 물은 쉽게 데워지니까요.

öğrencileri matematikte aynı hızla hareket ettiriyoruz.

모든 학생들이 똑같이 수학 진도를 나갑니다.

Hızla yanıma geldi ve bana tutundu.

‎휙 다가와 ‎저를 붙잡더군요

Bu yüzden teknoloji hızla ilerlemeye devam ederken

기술이 빠르게 도약할수록

öylesine hızla değişen bir dünyada yaşıyoruz ki.

아주 빠르게 변화하고 있습니다.

Ancak her şey hızla doğru yöne ilerliyor.

하지만 세상은 올바르게 흘러가고 있습니다.

İnsanlar iklim değişikliğinin hızla ilerlediği haberlerini duyduklarında

사람들이 기후에 대한 뉴스에 대해 직접적으로 듣게 되면

Bu da, hızla daha fazla protestocu geldi.

시위는 더 커지고 많은 시위자들을 끌어모았습니다

Çoğu zaman hızla uçuyor, sürünüyor ya da yüzüyor.

‎보통은 쏜살같이 움직이거나 ‎기어 다니고 헤엄치는데

Günün sonu yaklaştıkça... ...saatte 1.000 kilometreden büyük bir hızla...

‎날이 저물면서 ‎어둠이 시속 1,000km 속도로

Gece hızla yaklaşırken bu devasa sürünün uyuyacak bir yer bulması gerek.

‎밤이 빠르게 다가오고 있기에 ‎이 거대한 철새 떼는 ‎잠잘 곳을 찾아야 합니다

Bir doğal afet veya salgın hastalık bütün popülasyonu büyük bir hızla ortadan kaldırabilir.

자연재해나 질병 발생으로 전체 서식 동물이 순식간에 사라질 수 있으니까요

Ama hızla güneye doğru yürüdü ... ve Agis ile tanıştı. Megalopolis kenti yakınlarındaki savaşta.

하지만 그는 빠르게 남쪽으로 행진하고 Agis를 만났습니다. 메갈로 폴리스 근처의 전투에서

İmparator tuzağa düşmeyi umarak hızla ilerledi ve Blücher ordusunun bir kısmını yok ettiler.

황제는 블뤼허의 군대 일부를 가둬놓은 후 격멸하기 위해 빠르게 진군했다.