Translation of "Temas" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Temas" in a sentence and their japanese translations:

Onunla temas kuramadım.

わたしは彼と連絡が取れなかった。

Onunla temas kuramam.

- 私は彼と連絡を取る事ができない。
- 彼に連絡できない。

Ebeveynlerimle temas kurdum.

私は両親と連絡を取った。

Tom'la temas kuramıyorum.

トムと連絡が取れない。

Hiç temas yok.

連絡ない。

temas ederek seks yapıyorlar.

ペニスとその挿入部分だけのセックスです

Sonunda, polisle temas kurduk.

やっと警察と連絡がとれた。

Yarın benimle temas kurabilirsiniz.

- 明日なら私と連絡が取れます。
- 明日私に連絡してくれればいいよ。

Ben onunla temas kurdum.

私は彼と連絡を取った。

Temas halinde kalacağımızı umuyorum.

これからも連絡を取り合えることを願っています。

Ben seninle temas kuracağım.

いずれご連絡いたします。

Yarın seninle telefonda temas kuracağım.

明日、電話でご連絡いたします。

Varır varmaz seninle temas kuracağım.

- 着きしだい君に連絡するよ。
- 着いたらすぐ連絡するね。

O sizinle doğrudan temas kuracak.

彼はあなたに直接連絡すると思います。

Tom'la halen temas halinde misin?

まだトムと連絡取ってるの?

Bir krizde öğretmenin ile temas kurmalısın.

危険な時には先生と連絡を取りなさい。

Şirketine döndüğünde benimle temas kurmayı unutma.

会社へ帰ってきたら、私に連絡をとることを忘れるな。

Lütfen onunla nasıl temas edebileceğimi söyle.

どうしたら彼と連絡が取れるか教えてください。

Bir çocukla fiziksel temas çok önemlidir.

子供とのスキンシップを大切にしないとね。

Son zamanlarda onunla temas kurdun mu?

最近彼と連絡をとっていますか。

Acil bir durumda, temsilcim ile temas kurun.

緊急の時は私の代理人に連絡をとってください。

Acil bir durumda, hemen temsilcimle temas kurun.

緊急の際には、すぐに私の代理人と連絡を取って下さい。

O benim çocuk hırsızlarıyla temas kurmamı sağladı.

彼は私が誘拐犯人と接触出来るようにしてくれた。

Tom'la e-posta yoluyla temas kurmak mümkün.

トムさんはメールで連絡できます。

Ve gördüğünüz gibi, önemli bir noktaya temas ediyormuşum,

これで まるで私が主張を重ねて

Bu vahşi ortamla temas hâlindesin ve seninle konuşuyor.

‎自然に触れると ‎語りかけてくれる

Mümkün olan en kısa sürede sizinle temas kuracağım.

- 私はできるだけ早くあなたと連絡をとります。
- なるべく早く連絡しますね。

- Seninle nasıl temas kurabilirim?
- Seninle nasıl bağlantı kurabilirim?

- 連絡はどのようにすれば取れますか。
- どうすれば君と連絡がとれる。
- どうしたらあなたに連絡がつきますか。

O geçen sene Japon kültürüyle ilk defa temas kurdu.

- 彼女は昨年はじめて日本の文化に触れた。
- 彼女は去年初めて日本文化に触れた。

Geçen gün onlarla temas kurdum ama bir cevap alamadım.

先日も連絡したけどお返事もらえませんでした。

Daha fazla bilgiye sahip olmak isterseniz, lütfen benimle temas kurun.

より詳しい情報をお知りになりたい場合は、ご連絡ください。

Kapalı bir alanda diğer insanlarla uzun süreli temas olmasın istemiyoruz,

密閉された部屋での、他人との長時間の接触は避けるべきですが、

Asit metal ile temas ettiğinde, kimyasal bir reaksiyona neden olur.

酸は金属に触れると化学反応を起こす。

Uzağa gitsen bile, telefon üzerinden birbirimizle temas kurmaya devam edelim.

たとえあなたが遠くへ行ってしまっても、電話で連絡をとりあいましょう。

Anne-babası boşandıklarından dolayı kız babasıyla pek bir temas kurmadı.

両親が離婚したため、その少女はほとんど父親との接触がなかった。

Çünkü bütün bu konakların bir noktada birbirleri ile temas etmesi gerekir.

なぜなら それぞれの宿主が 接触する必要があるからだ

Yarın Tom'la telefonda temas kuracağım ve bize yardım etmesini rica edeceğim.

明日電話でトムに連絡して手伝ってくれるように頼むつもりだ。

Yurt dışında eğitim görerek, öğrenciler diğer görgü ve gelenekler ile temas kurabilirler.

海外で勉強することによって、学生は別の風俗習慣に触れることができる。

Esas dersane öğretmenleri, öğrencileri ile temas kurmak için her türlü çabayı göstermelidir.

担任の教師は自分の生徒たちと接触を保つようあらゆる努力をすべきだ。

O hayvanla temas edince bir şeyler oluyor. Ama bir noktada nefes alman gerek.

‎触れ合った瞬間 ‎何かが起きた ‎でも息継ぎをしないと

- Mümkün olduğunca kısa sürede onunla temasa geçeceğim.
- Mümkün olduğunca kısa sürede onunla temas edeceğim.

できるだけ早く彼と連絡をとりましょう。

Eski bir arkadaşıma bir e-posta gönderdim. Son kez karşılaşmamız iki yıl önce olduğu için bir süre görüşmedik ve o zamandan beri birbirimizle temas kurmadık.Ondan henüz bir cevap yok. Endişelenmeye başlıyorum.

古い友人にメールを送った。ずっとご無沙汰していて、2年ほど前に一度接触したがまたすぐ連絡しないようになった。返事はまだ来ない。少しドキドキする。