Translation of "Mevcut" in Japanese

0.017 sec.

Examples of using "Mevcut" in a sentence and their japanese translations:

Herkes mevcut.

全員出席です。

Komitenin hepsi mevcut.

委員は全員出席している。

Bütün öğrenciler mevcut.

全ての生徒が出席している。

O, mevcut değil.

彼は今電話に出られません。

- Heyet üyelerinin hepsi mevcut.
- Komite üyelerinin hepsi mevcut.

委員は全員出席している。

Ve arkadaş gezegeniniz mevcut.

友人関係などがあります

Mevcut kırk kişi vardı.

- 出席者は40人だった。
- 40人が出席していた。

Mevcut olanlar habere şaşırdılar.

居合わせた人々はその知らせに驚いた。

Hangi ödeme seçenekleri mevcut?

どのような支払方法がありますか。

Bütün öğrenciler mevcut değiller.

その生徒達が全員出席しているわけではない。

Onların hepsi mevcut değil.

彼らはだれも出席していない。

Onlardan hiçbiri mevcut değil.

彼らのうち誰も出席していない。

Çünkü mevcut durum kötü.

自分の感覚を麻痺させるのと一緒です。

Bütün öğrenciler mevcut değildi.

すべての学生が出席したわけではなかった。

Araba bugün mevcut değildir.

今日は車が利用できない。

Şu anda mevcut değil.

これについてまず感じたことを述べます。

Onlar mevcut durumdan memnun.

彼らは現状に満足している。

Onların hepsi mevcut değiller.

彼らは全員出席しているわけではない。

Mevcut olanların hepsi plana karşıydı.

出席者は全員その計画に反対だった。

Toplantıda on iki kişi mevcut.

会合には12人が出席している。

Oda servisi hâlâ mevcut mu?

ルームサービスはまだやっていますか。

Onlardan hiçbiri toplantıda mevcut değildi.

彼らのうち、誰もその会合に出席しなかった。

Senin mevcut olmanda ısrar ediyorum.

私はあなたにぜひ出席してもらいたい。

Çok sayıda öğrenci toplantıda mevcut.

多くの学生がその会合に出席しています。

Mevcut kabine hakkında ne düşünüyorsun?

現在の内閣をどう思いますか。

Bu video bölgenizde mevcut değil.

この動画はお住まいの地域ではご利用いただけません。

Bu kitap Japonya'da mevcut değildir.

この本は日本では手に入らない。

Bu çevrede gaz mevcut mu?

この辺にはガスが通じてますか。

Büyük bir benzin talebi mevcut.

ガソリンの需要は非常に高い。

- Aşk mevcut değildir.
- Aşk yoktur.

愛は存在しない。

Mevcut gelirimden asla memnun değilim.

決して今の収入に満足していません。

Poşet içinde dallanan birtakım tüpler mevcut

袋の中には 枝分かれした管があり

Mevcut işler için rekabet çok şiddetli.

その結果 就職先を求める競争は 激しくなっています

Halkın geneli mevcut hükümetten memnun değil.

一般大衆は現在の政府に不満である。

Araştırma için mevcut az paramız var.

- その研究所に使える金はほとんどない。
- その研究に使える金はほとんどない。

Mevcut beş yüz kişi kadar vardı.

500人もの出席者がいました。

Onların hepsi bugün toplantıda mevcut değil.

彼らの全員が今日の会合に出席しているわけでもない。

Ona mevcut bütün insanlar tarafından gülündü.

彼は出席者全員に笑われた。

- O müsait değil.
- O mevcut değil.

彼は今電話に出られません。

Hepsi birlikte beş kişi mevcut vardı.

全部で五人しか出席してなかった。

Bildiğim kadarıyla, bu mevcut tek çeviri.

私の知る限りでは、これが手にはいる唯一の翻訳書だ。

Mevcut en az yüz kişi vardı.

- 少なくとも100人は出席していた。
- 少なくとも100人の人が出席した。

En azından mevcut yüz kişi vardı.

少なくとも100人の人が出席した。

Alice, toplantıda mevcut değildi, değil mi?

アリスは会議に出席していませんでしたね。

- Yarın mevcut olmayacağım.
- Yarın devamsız olacağım.

明日は休みます。

Mevcut siyasi durum çok istikrarlı değil.

今日の政治状況はそれほど安定していない。

Cuma gösterisi için mevcut hiç bilet yoktu.

金曜日の上演のチケットはかえなかった。

Kar eriyinceye kadar otobüs servisi mevcut olmayacak.

バスの運行は雪がなくなるまでずっとないでしょう。

Bu çanta herhangi bir mağazada mevcut değildir.

このバッグはどの店にも置いていません。

Araba kazaları ile ilgili mevcut yasa değişiklikler gerektirir.

車の事故に関する現行の法は手直しが必要である。

Bu gece için mevcut bir oda var mı?

今夜、部屋は空いていますか。

Büyük bedenimiz var, ama o renk mevcut değil.

- 特大のサイズはあるんですが、その色のは切らしております。
- XLはご用意していますが、あいにくその色はございません。

İhtiyacımız olan bilgi çeşidi her zaman mevcut değil.

私たちが必要とする情報は必ずしも手に入らない。

Bu da demek oluyor ki hiç çim mevcut değildi.

草も存在しなかった ということです

Cuma günü iki kişilik mevcut bir masanız var mı?

金曜日、2人分予約できますか。

Fiziksel olarak mevcut olmadan sosyal ilişki kurma yolları bulmak.

実際に会わずに、他者と交流する方法についてです

- O, hastalıktan dolayı mevcut değil.
- O, hastalıktan dolayı yoktur.

彼女は病気で休んでいる。

Mevcut evimiz çok küçük, bu nedenle taşınmaya karar verdik.

今の家は狭すぎるので、引っ越す事にした。

Ancak, mevcut rüzgar miktarı konumu ve yılın sezonu ile değişir.

しかしながら、利用する風の量は場所や季節によって異なる。

Biz, mevcut koşullar altında daha fazla fiyat indirimi teklif edemeyiz.

現状では、これ以上の値引きはいたしかねます。

- Tom'da kendine güven eksikliği var.
- Mevcut özgüveni Tom'a yeterli gelmiyor.

トムは自分に自信がない。

Çevre kirliliğinin bir sonucu olarak gölde hiçbir yaşam formu mevcut değil.

汚染の結果、その湖には生物が何一ついない。

Japonya ve ABD arasındaki mevcut ticaret uyuşmazlığına neyin neden olduğunu düşünüyorsunuz?

現在の日米貿易摩擦の原因は何であると思いますか。

- Mevcut tek oda iki kişiliktir.
- Müsait olan tek oda bir çift kişilik.

- 空いておりますのは、ダブルのお部屋だけになります。
- 空いているのはダブルの部屋だけだ。

Şu anda mağazada kupa ve çıkartma olarak mevcut en iyi 10 ürünümüz var.

現在、マーチストアにはマグカップとステッカーとして入手できる最高の10個があります。

Basit gelecek zaman denilen şey İngilizce sınavında kabul edilse bile, o mevcut değildir.

「未来形」というのは存在しない、ということは受験英語でも一般的になりつつあります。

- Bu kuralın geçerli olmadığı bazı durumlar vardır.
- Bu kuralın uygulanmadığı senaryolar da mevcut.

このルールは適用されない場合がある。