Translation of "Kısmını" in Japanese

0.011 sec.

Examples of using "Kısmını" in a sentence and their japanese translations:

Yapbozun bu kısmını bitiremiyorum.

パズルのここの部分が仕上がらない。

Duvarın bir kısmını yıktılar.

彼らは塀の一部を取り壊した。

Isının büyük kısmını zeminden kaybedersiniz.

地面に体温が逃げるからね

Kış, işin zor kısmını halletmiştir.

‎寒さが獲物の命を奪った

Fareler ekmeğin bir kısmını yedi.

ネズミがパンをかじった。

Yemeğin bir kısmını yemeden bıraktım.

料理をちょこっと残してしまった。

Hayatımın böylesine önemli bir kısmını paylaşmamak

私の人生でこれほど重要なことを

Eğer algin bu ışığa duyarlı kısmını klonlarsak

この藻類の光を感知する部分の クローンを作り

Ve boru kısmını da boğaz olarak düşünebilirsiniz.

本体部分が喉です

Okyanusun bu çok önemli kısmını anlamamız gerekiyor.

この海の重要部分の理解に 努力する必要があります

Okyanus kapıları kırıp evin alt kısmını doldururdu.

‎大波でドアが壊れ ‎家は水浸しになった

Bunu bitirmek tatilimin en güzel kısmını aldı.

それを完成するのに休日のほとんどを費やしてしまった。

Şehrin bu kısmını çok iyi biliyor musunuz?

この辺はよくごぞんじですか。

Tom hayatının büyük kısmını boşa geçirdiğine pişman oldu.

トムは多くの人生を無駄にしてきたことを後悔した。

Konuşmamın en önemli kısmını unuttuğumu çok geç anladım.

私は自分の演説の最も重要な部分を落としてしまったと気がついたが、遅すぎた。

Yeterli zamanım olsaydı, Londra'nın daha çok kısmını görebilirdim.

時間が十分あったら、もっとロンドンを良く見られたのに。

- Sayfanın altını oku.
- Bir sayfanın alt kısmını okuyun.

- ページの下を読んでごらん。
- ページの下を読んでください。

Ya çürüyen etin bir kısmını alıp ormanda tuzak kurar

腐った肉を取って― ワナとして使う

Bugün, sinir koruyucu prostatektominin bir kısmını kendisi yapmayı umuyor;

今日行われる 勃起機能を残すための 非常に繊細な神経温存の摘出手術を

Arka kolumun büyük kısmını ve biraz da kemiği kavradı.

上腕三頭筋をかまれ 傷は骨まで達していたよ

Savaşı'nın felaketle sonuçlanan sonunun da bir kısmını suçlamak zorundadır

ライプツィヒ の戦いの悲惨な終焉の責任を負わなければなりません。

Hayatın geriye kalan kısmını ideallerimin peşinde koşarak geçirmek istiyorum.

余生は自分の理想の追求に費やしたい。

Büyükbabam hayatının geriye kalan kısmını sakin bir şekilde yaşamak istiyor.

祖父は静かな余生を送りたいと思っている。

- İngiltere'nin birçok kısımlarını ziyaret ettim.
- İngiltere'nin birçok kısmını ziyaret ettim.

私はイギリス各地を見物した。

Yeni açılan kuyumcu, en iyi müşterilerimin bir kısmını elimden aldı.

新規開店した宝石店は私の御得意様を奪った。

En azından hastanedeki panzehir için ihtiyacımız olan zehrin bir kısmını elde etmeyi başardık.

それでも病院に必要な 抗毒液は 何とか集められた

Davout, büyük bir kısmını Hamburg'da Hansa Şehirleri Genel Valisi olarak yeni görevinde geçirdi

ダヴーはハンザ同盟都市の総督としての彼の新しい役割でハンブルクでそのほとんどを過ごし

İmparator tuzağa düşmeyi umarak hızla ilerledi ve Blücher ordusunun bir kısmını yok ettiler.

皇帝は急いで前進し ブリュッヘル軍の撃破に向かった