Translation of "Kısa" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "Kısa" in a sentence and their japanese translations:

Hayat kısa.

人生は短い。

- Kısa hikâyeler yazıyor.
- Kısa öykü yazıyor.

彼女は短編小説を書きます。

Kısa ama güçlüdür.

彼は背が低いが力持ちだ。

Kısa kollu giymeliydim.

半袖で来ればよかった。

Kısa saç seviyorum.

- 私は短い髪が好きです。
- 私はショートヘアが好き。

İllüzyonlar kısa ömürlüdür.

幻想の命は短い。

Kısa sürede yüzebileceksin.

すぐ泳げるようになりますよ。

Bu çok kısa.

- これは短すぎます。
- これでは短すぎます。

Kısa şiirleri severim.

- 私は短詩が好きです。
- 私は短い詩が好きです。

- Tom kısa öyküler yazıyor.
- Tom kısa öyküler yazar.

トムは短編小説を書きます。

- Kısa sürede dairemi çok sevdim.
- Kısa sürede dairemi sevdim.

私はまもなく自分のマンションが好きになった。

- İşçiler saçlarını kısa kestirmeli.
- İşçiler, saçlarını kısa kestirmiş olmalılar.

作業をする人は髪を短くきらなければなりません。

Kısa süreli şüphemin ardından,

少しだけ不信感を抱いた後は

Unutmayın, olabildiğince kısa sürede

できるだけ早く病院へ―

O, saçını kısa kestirdi.

- 彼女は髪を短く刈ってもらった。
- 彼女は髪の毛を短く切ってもらいました。

Para kısa sürede gider.

金というものはすぐ無くなるものだ。

Kısa zevk, uzun tövbe.

喜びは短く、後悔は長し。

Söylenti kısa sürede yayıldı.

噂はすぐに広まった。

Kısa sürede sana yetişirim.

- もうじき、あなたに追いつきますよ。
- すぐに追い着きます。
- すぐにそっちに行くよ。
- すぐにそっちに追い付くよ。

Yangın kısa sürede söndürüldü.

その火事はすぐに鎮火された。

Pastalar kısa sürede satılabilir.

そのケーキはすぐに売り切れるでしょう。

Saçımın kısa kesilmesini istedim.

- 僕は髪の毛を短く刈ってもらいたかった。
- 髪を短くしてもらいたかったんだけどな。

İsyan kısa sürede bastırıldı.

暴動はすぐに鎮められた。

Onlar kısa ve zayıf.

彼らは、背が低くてやせている。

Kısa sürede şoktan çıktı.

彼は直ぐにそのショックから立ち直った。

O kısa sürede iyileşecek.

彼はすぐによくなるだろう。

Günler daha kısa oluyor.

日がだんだん短くなっている。

Hayat ne kadar kısa!

人生なんて短い。

Onun kısa saçı vardır.

彼女の髪は短い。

O, kısa etekleri sever.

彼女は短いスカートが好きだ。

O kısa, ama güçlüdür.

彼は背は低いが力持ちだ。

Haksız kazançlar kısa ömürlüdür.

悪銭身につかず。

Kısa saçla hoş görünüyorsun.

- 髪を短くして素敵だよ。
- あなたは短い髪が似合っています。

Fiyatlar kısa sürede düşmeli.

物価はまもなく下がるはずだ。

O, kısa sürede uzaklaştı.

彼はまもなく立ち去った。

O kısa sürede yoruldu.

彼はすぐに疲れた。

Makalesi kısa ve özdü.

彼の小論文は簡潔で要点をきちんと押さえていた。

Park kısa bir mesafededir.

公園までは車ですぐです。

Kısa sürede tekrar buluşalım.

- また近いうちにお目にかかりましょう。
- またすぐ会おうね。

Kısa-süreli iş arıyorum.

バイト探してるんだ。

Kısa bir mola alacağım.

私はこれから少し休憩します。

Saçımı çok kısa kestin.

私の髪を短く切りすぎた。

Karım kısa süreli çalışıyor.

妻はパートタイムで働いている。

Keşke kısa kollu giyseydim.

半袖で来ればよかった。

En kısa sürede başlamalısın.

君は出来るだけ早く出発すべきだ。

Kısa sürede sana yetişeceğim.

すぐ追いつくから。

Jim James'in kısa şeklidir.

ジムというのはジェームスを短くしたものだ。

Onun saçı çok kısa.

彼女の髪はとても短い。

Adamlar kısa kollu giyiyorlar.

男性たちは半袖のシャツを着ている。

O kısa bir yürüyüş.

歩いてすぐですよ。

- Su olmazsa, kısa sürede ölürüz.
- Su olmazsa kısa zamanda ölürüz.

水がなければ、私たちはすぐに死んでしまうだろう。

- Burada kısa bir süre için kalacağım.
- Kısa bir süre burada kalacağım.

少しの間ここに滞在します。

- Mümkün olduğu kadar kısa sürede gel.
- Lütfen en kısa sürede gel.
- Lütfen mümkün olduğunca en kısa sürede gelin.

どうかできるだけ早く来てください。

Kısa dönemli terapilere dahil edersek

私が行なっていた治療のような 既存の短期療法に組み込めば

Yani kısa bir uygulama olacak.

かなり短い瞑想になりますね

Kısa ömürlerinin son eylemi bu.

‎短い生涯の最後の仕事になる

Hayat kısa ve zaman hızlıdır.

人生は短く時のたつのは速い。

İtfaiyeci yangını kısa sürede söndürdü.

- 消防士はまもなく火事を消した。
- 消防士はすぐに火事を消した。

O bir kısa öykü yazarı.

彼女は短編小説作家です。

Biri uzun ve diğeri kısa.

一方は背が高く、もう一方は背が低い。

Büyük dahilerin kısa biyografileri var.

偉大な天才は最短の伝記を有する。

Tamam. En kısa sürede geleceğim.

よしわかった。できるだけ早く行くよ。

Kısa etekler yeniden moda oldu.

ミニスカートがまた流行している。

Kısa sürede İngilizce konuşmayı öğrendi.

まもなく、彼は英語の話し方を学びました。

Gelebildiğin kadar kısa zamanda gel.

- できるだけ早くしなさい。
- 出来るだけ早く来て。

Sorun kısa sürede ele alınacak.

その問題はまもなく処理されるだろう。

Bebek kısa sürede beşikte uyuyakaldı.

その赤ん坊は揺りかごの中ですぐ眠ってしまった。

Çocuk kısa sürede yatmaya gitti.

その子はまもなく寝ついた。

O söylenti kısa sürede yayıldı.

その噂はすぐに広まった。

Tekne kısa bir halatla bağlıydı.

そのボートは短い紐でつながれていた。

Tren kısa bir mola verdi.

列車はほんのすこし停車した。

Kısa saçı ile sevimli görünüyor.

彼女は髪を短くしてかわいく見える。

Kısa sürede yaşam tarzına alıştı.

彼女はじきに彼の生き方に順応した。

Onlar kısa süre önce evlendiler.

彼らが結婚したのは最近だ。

Kısa bir kaza açıklaması yaptı.

彼は事故の様子を簡単に説明した。

Kısa sürede soğukkanlılığını geri kazandı.

彼はやがて平静に戻った。

O, kısa sürede oyuna dönecek.

彼はまもなく試合に復帰するだろう。

O iki oğlanın kısa boylusudur.

彼はその二人の少年のうちの背の低い方だ。

Kısa sürede bize yetişeceğini düşünüyorum.

- 彼はすぐに私たちに追いつくと思いますよ。
- 彼はすぐに私たちに追いつくと思います。

Onun konuşması kısa bir konuşma.

彼の演説は簡潔スピーチです。

Onun konuşması kısa ve isabetliydi.

彼のスピーチは短くて要領を得ていた。

Onun söylediği kısa ve isabetliydi.

彼のいう事は簡にして要を得た。

Umarım kısa zamanda sağlığına kavuşursun.

早くよくなってね。

Kız kardeşinin yanında kısa görünüyor.

彼女は姉のそばでは低く見える。

Kısa sürede onunla arayı kapattım.

- 私は彼にすぐ追いついた。
- 私は彼にすぐに追いついた。

Elimden geldiğince kısa sürede geleceğim.

- 出きるだけ早く参ります。
- できるだけ早く来ます。
- できるだけはやく参ります。

Ön tarafı çok kısa kesme.

前髪は短く切りすぎないでください。

En kısa sürede buradan ayrılmalıyız.

一刻も早くここを出なければならない。

Annem saçımı çok kısa kesti.

母は私の髪の毛を短く切りました。

Sen benim kadar kısa değilsin.

あなたは私ほど背が低くない。

O, kısa bir konuşma yaptı.

彼は短い演説をした。

Kısa sürede Japon yemeklerine alışacaksın.

あなたはすぐに日本食に慣れますよ。

Kısa sürede bu bulaşıkları toplayacak.

彼女がすぐにこれらの食器を片付けてくれるでしょう。

Tom kısa bir hikaye yazıyor.

トムは短編小説を書いている。

Kısa sürede yiyecek stoklarını tükettiler.

彼らはすぐに買っておいた食料品を使い果たしてしまった。

Tartışmada kısa bir mola vardı.

話し合いはちょっと中断した。

O, kısa süre dinlenmemizi önerdi.

- 彼は少し休みましょうと提案した。
- 彼はちょっと小休止しようと提案した。

Kısa bir uykuya ihtiyacım var.

少し眠らないと。