Translation of "Köpeğini" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Köpeğini" in a sentence and their japanese translations:

- O, köpeğini beslemeyi unuttu.
- Köpeğini beslemeyi unuttu.

彼女は犬に餌をやるのを忘れた。

Köpeğini nehre götürecek.

彼女は犬を川へ連れていくでしょう。

Mary köpeğini kaybetti.

メアリーは犬を失った。

Küçük çocuk köpeğini kucakladı.

幼い少年は彼の犬を抱きしめた。

Jane köpeğini yürüyüşe götürdü.

ジェーンは彼女の犬を散歩に連れて行った。

Köpeğini ne kadar beslersin?

あなたは犬にどのくらい餌をやるのですか。

O, her sabah köpeğini gezdirir.

彼は毎朝犬を散歩させる。

Gazeteyi getirmesi için köpeğini eğitti.

彼は自分の犬に新聞を取ってくるように訓練した。

Tom köpeğini yabancılara havlamaya koşullandırdı.

トムは知らない人にほえるように犬をしつけた。

O her sabah köpeğini gezdirir.

彼は毎朝犬を散歩させる。

Tom her sabah köpeğini gezdirir.

トムは毎朝犬の散歩をしている。

Köpeğini bütün gün içeride bırakma.

犬を一日中家の中に入れておくな。

Köpeğini tüm gün evde bırakma.

犬を一日中家の中に入れておくな。

Lucy ve köpeğini ezen onun arabasıydı.

ルーシーと犬をひいたのは彼の車でした。

Sabah kahvaltısından önce köpeğini parka götürür.

彼女は朝食前に犬を公園へ連れて行きます。

Tom yabancılara havlaması için köpeğini eğitti.

トムは知らない人にほえるように犬をしつけた。

Bu Ken. O gerçekten köpeğini sever.

- こちらはケンです。彼は自分の犬が大好きです。
- こちらはケンです。彼は彼の犬が大好きです。

O, köpeğini yediği aynı şeyle besliyor.

彼女は自分と同じものを犬にも食べさせている。

Köpeğini çilekle besleyen bir arkadaşım var.

- 飼い犬に苺を食べさせている友達がいる。
- 私の友達に、自分の犬に苺を食べさせる人がいます。

O, köpeğini beslerken, radyoda haber dinledi.

彼は飼い犬に餌をやりながら、ラジオのニュースを聞いた。