Translation of "Güvenlik" in Japanese

0.018 sec.

Examples of using "Güvenlik" in a sentence and their japanese translations:

Güvenlik kim?

誰が当番ですか。

Güvenlik kontrolünden geçerdim

セキュリティチェックを通って

Güvenlik, bir illüzyondur.

安全なんて幻想だ。

Sıcaklık, yiyecek... ...ve güvenlik.

‎暖かさ 食べ物 ‎安全

Güvenlik en önemli şeydir.

安全が最も重要な事である。

Güvenlik en büyük düşmandır.

油断大敵。

Kültürel hoşgörü, kültürel güvenlik,

異文化間寛容、文化的安全性

Robert güvenlik komitesinde gereksiz kişi.

ロバートは安全委員会ではじゃま者だ。

Şehirdeki çocuklar güvenlik için götürüldü.

その町の子供たちは安全のため連れて行かれた。

Güvenlik görevlisi gece boyunca görevdeydi.

その警備員は一晩中勤務だった。

Bunu güvenlik kasasına koyar mısınız?

セーフティーボックスに預かってくれないか。

O, güvenlik görevlisi kılığında bankaya girdi.

警備員に成りすまして彼は銀行に入った。

Bir güvenlik depozitosuna ihtiyacın var mı?

敷金は必要ですか。

Yaşlandığında güvenlik istiyorsan, şimdi biriktirmeye başla.

老後を安心して暮らしたかったら今から貯蓄を始めなさい。

Bir depoda güvenlik görevlisi olarak çalışıyor.

- 彼は倉庫の警備人として仕事をしている。
- 彼は倉庫の警備員として仕事をしている。

Bu makinede bir güvenlik aygıtı yok.

この機械には安全装置が付いていない。

Tehlikeli ve aldatıcı bir güvenlik hissi bu.

「安全な家」というのは 恐ろしい錯覚です

Ya da herhangi bir güvenlik engelini aşmaya.

なんのセキュリティも かいくぐらずにハックできました

Güvenlik için bir ip daha bağlayacağım. Tamam.

安全のためもう1つ結ぶ

Güvenlik vereceksin ... davranışlarınla, onları Kral Joseph'in hükümetine

安全 を 与え ます…あなたはあなたの行動によって彼らを ジョセフ王

Güvenlik için kadın, değerli şeylerini bankada sakladı.

貴重品は安全のために銀行に預けていた。

Havaalanında güvenlik bomba patlama tehlikesinden beri artırıldı.

爆破予告以来、空港の警備体制は強化された。

Lütfen adınızı ve sosyal güvenlik numaranızı belirtin.

お名前と社会保障番号をおっしゃって下さい。

Almanya, 1880'lerde sosyal güvenlik sistemini benimsedi.

ドイツは1880年代に社会保障制度を採用した。

Dünya genelinde 20 ülkede bu önemli güvenlik açığını

我々は世界20か国に向け 報告書を出しました

Bunun küçük bir güvenlik zindanı gibi göründüğünü söyledi.

まるで軽警備の刑務所のよう だったそうです

Birçok endişesi arasında güvenlik vardı uzun, açık yanları.

目下の懸念事項は長大な側面の防衛である

Onların çantaları kapıda güvenlik görevlileri tarafından kontrol edildi.

彼らの鞄は門の所で守衛に調べられた。

O yüzden doğa uykuya karşı bir güvenlik önlemi oluşturmadı

それゆえ セーフティーネットがなく

Güvenlik için uçurumun kenarından 100 metre aşağı inmeleri gerek.

100メートルほど 崖を下りれば安全だ

O gece TV'de yakın çekim yapılan tek güvenlik bendim.

その夜テレビにクローズアップされた 警備員は私だけでした

Şu günlerde, bir güvenlik bölgesi her zaman güvenli değildir.

最近は安全地帯が必ずしも安全ではない。

Sarp kayalıklar biraz güvenlik sağlıyor. Ama bu kız geride kalıyor.

‎崖の上のほうが安全だ ‎子供が取り残された

- Güvenlik başka her şeyden öncelikli sağlanmalıdır.
- Güvenliği başka her şeyden önce sağlamalıyız.

何よりも安全を優先しなければならない。