Translation of "Ağzını" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Ağzını" in a sentence and their italian translations:

Ağzını açma.

- Non aprire la bocca.
- Non apra la bocca.

Tom ağzını duruladı.

- Tom si è sciacquato la bocca.
- Tom si sciacquò la bocca.

İğrenç ağzını kapa.

- Chiudi la tua sporca bocca.
- Chiuda la sua sporca bocca.

Ağzını kapalı tut.

Tieni la bocca chiusa.

O ağzını açtı.

- Ha aperto la bocca.
- Aprì la bocca.

Ağzını kapalı tutmalıydın.

- Avrebbe dovuto tenere la bocca chiusa.
- Lei avrebbe dovuto tenere la bocca chiusa.
- Avresti dovuto tenere la bocca chiusa.
- Tu avresti dovuto tenere la bocca chiusa.

Tom ağzını açtı.

- Tom ha aperto la bocca.
- Tom aprì la bocca.

Ağzını açmasan iyi olur.

- Faresti meglio a non aprire la bocca.
- Farebbe meglio a non aprire la bocca.

Carletto, ağzını camdan çek.

Carletto, togli la bocca dal finestrino.

Tom eliyle ağzını kapattı.

- Tom si è coperto la bocca con la mano.
- Tom si coprì la bocca con la mano.

Dişçi "Ağzını aç" dedi.

- "Apri la bocca", disse il dentista.
- "Apra la bocca", disse il dentista.
- "Aprite la bocca", disse il dentista.

- Ağzını aç!
- Ağzınızı açın.

- Apra la bocca!
- Apri la bocca!
- Aprite la bocca!

Ağzını açmadan önce düşün.

Pensa prima di aprire la bocca.

Ben ağzını sabunla yıkayacağım.

Ti laverò la bocca con il sapone!

Biber onun ağzını yaktı.

- Il pepe gli ha bruciato la bocca.
- Il pepe gli bruciò la bocca.

Tom ağzını kapalı tutmalı.

Tom dovrebbe tenere la bocca chiusa.

Ağzını aç ve gözlerini kapat.

Apri la bocca e chiudi gli occhi.

Tom hapşırdığı zaman ağzını örttü.

- Tom si è coperto la bocca quando ha starnutito.
- Tom si coprì la bocca quando starnutì.

Bunlarla ağzını kontrol edeceğim bu arada,

tranquilli, questi sono per uso orale --

Tom protesto etmek için ağzını açtı.

- Tom ha aperto bocca per protestare.
- Tom aprì bocca per protestare.

Tom çığlık atmak için ağzını açtı.

- Tom ha aperto la bocca per urlare.
- Tom aprì la bocca per urlare.

İşine değer veriyorsan ağzını hemen kapa.

Tieni chiusa la bocca se ci tieni al tuo lavoro.

Hem Tom hem de Mary ağzını kapattı.

- Sia Tom che Mary si coprirono la bocca.
- Sia Tom che Mary si sono coperti la bocca.

Çok suskun biridir ve kendisiyle konuşulmadıkça ağzını açmaz.

Lui è riservato e non parla mai per primo.

- Tom çenesini kapalı tutamıyor.
- Tom ağzını kapalı tutamıyor.

Tom non riesce a tenere la bocca chiusa.

- Sözlerine dikkat et.
- Ağzını topla.
- Lafına dikkat et.

- Tieni a bada la lingua.
- Tenga a bada la lingua.
- Tenete a bada la lingua.

Konuşacakmış gibi ağzını açtı ama hiçbir şey söylemedi.

Aprì la bocca come per parlare ma non disse niente.

Söyleyecek güzel bir şeyin yoksa ağzını kapalı tut.

Se non hai niente di bello da dire, tieni la bocca chiusa.

- Tom ağzını kapalı tutmalıydı.
- Tom çenesini kapalı tutmalıydı.

- Tom avrebbe dovuto tenere tappata la bocca.
- Tom avrebbe dovuto tenere la bocca tappata.

- Tom ağzını açmaya cesaret edemedi.
- Tom tek kelime edemedi.

Tom non osava aprire bocca.

Bisikletimi çaldın ve şimdi ben senin ağzını burnunu dağıtacağım.

Mi hai rubato la bici, e ora ti spaccherò la faccia.

Dev bir sincap ağzını her seferinde düzinelerce küçük incir tohumuyla dolduruyor.

Uno scoiattolo gigante ingoia dozzine di semini di fico con ogni boccone.