Translation of "Olduklarını" in Hungarian

0.006 sec.

Examples of using "Olduklarını" in a sentence and their hungarian translations:

Meşgul olduklarını söylediler.

Azt mondták, hogy el vannak foglalva.

Nerede olduklarını biliyorum.

Tudom, hol vannak.

Aynı şey olduklarını söylemiyorum,

Nem mondom, hogy mind azonos,

Onların nerede olduklarını bilmiyorum.

Nem tudom, hogy hol vannak.

Onların kim olduklarını bulun.

Találd ki, hogy kik ezek.

Onların kim olduklarını düşünüyorsun?

Mit gondolsz, kik voltak ezek?

Ne olduklarını bile tam bilmiyoruz.

Alig tudunk róluk valamit.

Ama tam nerede olduklarını göremiyorlar.

de nem látják igazán, hol vannak.

Onların cansız olduklarını düşünüyor musun?

Azt gondolod, halottak?

Ben kim olduklarını merak ediyorum.

- Kíváncsi vagyok, hogy kik ők.
- Vajon kik lehetnek ők.

Onların kim olduklarını biliyor musunuz?

- Tudod kik ők?
- Tudod, hogy kik ők?
- Tudod, hogy kik ezek?
- Tudja, hogy kik ők?

İnsanların özgür iradeye sahip olduklarını düşünmüyorum.

Szerintem, az embereknek nincs szabad akaratuk.

Guillermo ve Tamara'nın kardeş olduklarını bilmiyordum.

Nem tudtam, hogy Guillermo és Tamara testvérek.

Şimdi ise alacakaranlık bölgesine bağlı olduklarını düşünüyoruz.

Most úgy véljük, a homályzónától függnek.

İnsanların denediği, ama başarısız olduklarını başarmak için.

Legyünk sikeresek ott, ahol mások próbálkoztak, de elbuktak.

Jim ve Nancy'nin nerede olduklarını biliyor musunuz?

Tudod, hol van Jim és Nancy?

Yunanlar tanıdıkları diğer milletlerden daha iyi olduklarını düşünüyorlardı

a görögök úgy vélték, hogy ők jobbak az általuk ismert népeknél,

Gerçekte kim olduklarını, gerçekte kimlerle çalıştığımızı bilmek için,

Ahhoz, hogy megtudjuk, kik ők valójában, kikkel dolgozunk együtt,

ırkçılık üzerine konuşmaları için çok küçük olduklarını düşünebilir

túl kicsik ahhoz, hogy a fajgyűlöletről beszélgessünk velük,

Bir dizi önemli krizle yüz yüze olduklarını hissediyorlar.

Úgy érzik, hogy egy sor súlyos válság előtt állnak.

Bu krizlere bakacak olursanız ne kadar önemli olduklarını

Ha ezeket a válságokat nézzük, rájövünk, hogy sürgősen

Tom ve Mary bana çok fakir olduklarını söyledi.

Tamás és Mari elmondták, hogy nagyon szegények voltak.

Ayrıca verdikleri cevaplardan ne kadar emin olduklarını da sorduk.

Azt is kértük tőlük, hogy értékeljék: mennyire biztosak a válaszukban.

Yerliler bir silah sesi duydular ve işgalcilerin ormanda olduklarını düşündüler.

A bennszülöttek lövést hallottak és azt gondolták, hogy a megszállók az erdőben vannak.

Tom her zaman John ve Mary'nin çok hoş bir çift olduklarını düşündü.

Tom mindig azt gondolta, hogy John és Mary szép pár lennének.