Translation of "Demek" in Hungarian

0.028 sec.

Examples of using "Demek" in a sentence and their hungarian translations:

''İzleyiciler'' demek istemiyorum,

Nem akarom azt mondani, hogy nektek, "a közönségnek",

Söylediğim demek istediğimdir.

Komolyan gondolom, amit mondok.

Onu demek istiyorum.

Komolyan gondolom.

Ne demek istiyorsun?

Mire akarsz kilyukadni?

Ne demek istedin?

Hogy értetted?

Demek öyle ha!

Ahá, tehát erről van szó!

Demek ki birine nezaketsiz demek, onu nezaketsizlikle suçlamak

Civilizálatlannak nevezni valakit, ezzel vádolni valakit azt jelzi,

Bununla ne demek istiyor?

Mit ért ez alatt?

Hayat da hareket demek.

Az élet mozgás.

Bu suça ortağım demek.

akkor cinkos vagyok.

Burada ne demek istiyorum?

Mit értek ezen?

Ben onu demek istemedim.

Nem gondoltam komolyan.

Hayır demek aptalca olacaktı.

Ostobaság lenne nemet mondani.

Bizi mi demek istiyorsun?

Úgy érted, hogy mi?

Ne demek istediğimi biliyorsun.

Tudod, hogy értettem.

Onunla ne demek istiyorsun?

- Mire akarsz kilyukadni?
- Mire célzol ezzel?

Ne demek istediğimi anlarsınız.

vetületet készítünk, ezt kapjuk.

Bunu demek istediğine eminim.

Biztos vagyok benne, hogy komolyan gondolod.

O ne demek istiyor?

Mire akar kilyukadni?

Tom onu demek istiyor.

Tom komolyan gondolja.

Tom onu demek istedi.

Tom komolyan gondolta.

Tom ne demek istiyor?

Mit ért Tom ezen?

Demek istediğimi anlıyor musun?

- Érted hogy gondolom?
- Érted, mire gondolok?

Evet demek aptalca olurdu.

Butaság lenne igent mondani.

Ne demek istediğinizi anlıyorum.

Értem, mire gondolsz.

Ne demek istediğini bilmiyorum.

- Fogalmam sincs, miről beszél.
- Nem tudom, miről beszélsz.
- Nem tudom, mire céloz.
- Nem tudom, mit akarsz ezzel.
- Nem értem, mire gondolsz.
- Nem értelek.

Ne demek istediğini anlıyorum.

- Értem, hogy hogy érted.
- Értem, mire gondolsz.

Bu da doğa karşıtı demek

ami pedig azt jelenti, hogy természetellenesek is,

Bu da şu demek oluyor,

vagyis azoknak,

Ne demek istediğimi bildiğine inanıyorum.

Szerintem tudod, hogy mire gondolok.

Ne demek istediğimi biliyor musunuz?

- Tudod, mit értek ez alatt?
- Tudod, hogy mire gondolok?

Ne demek istediğimi anlıyor musunuz?

Érted, mire gondolok?

Ne demek istediğinden emin değilim.

Nem biztos, hogy jól értem, amire gondolsz.

Sadece merhaba demek için arıyorum.

Csak azért hívtalak, hogy üdvözöljelek.

Gerçekte onu mu demek istiyorsun?

Ezt most komolyan mondod?

Lütfen demek istediğimi yanlış anlama.

Kérlek, ne értsd félre a szándékomat!

Tom bunu mu demek istedi?

Tom ezt komolyan gondolta?

Ne demek istediğini tamamen anlamıyorum.

Nem egészen értem, hová akarsz kilyukadni.

Tom ne demek istediğimi anlamadı.

Tomi nem értette meg, mire gondoltam.

Hoşça kal demek için geldim.

Jöttem elköszönni.

Bana ne demek istediğini söyle.

Mondd el, mire gondolsz!

Sorunun ne demek istediğini anlamadım.

Nem értem a kérdés jelentését.

Ne demek istediğimi anlıyor musun?

Rájöttél már, hová akarok kilyukadni?

Demek istediğim bu değil. Üzgünüm.

Bocs! Nem ezt akartam mondani.

Olanları anlattım ve bana: "Demek öyle.

Elmeséltem neki mi volt, mire azt mondta:

Astronot olmanın ne demek olduğunu bilmiyordum:

Fogalmam sem volt, mit jelent űrhajósnak lenni,

Eğitim; seçenekler, uyum yeteneği, güç demek.

Az oktatás több alternatívát, alkalmazkodóképességet és erőt jelent.

Bu günde 40 milyon dolar demek.

Ez naponta 40 millió dollárt jelent.

...ama kararan hava yeni tehditler demek.

de a sötétség új veszélyeket hoz magával.

- Ne demek istiyorsun?
- Nereye varmaya çalışıyorsun?

Mire akarsz kilyukadni?

Tom teşekkürler demek için geçerken uğradı.

Tom beugrott köszönetet mondani.

Hayır demek için zor bir insansın.

Nehéz neked nemet mondani.

Birini kaybetmenin ne demek olduğunu biliyorum.

Tudom, milyen valakit elveszteni.

Tom demek istemediği çok şey söylüyor.

Tom sok olyat mond, amit nem gondol komolyan.

Ne demek istiyorsun, bunu bilmiyor musun?

Hogy érted azt, hogy nem tudod?

Sanırım Tom ne demek istediğimi anlıyor.

Azt hiszem, Tom tudja, mire gondolok.

Bu diyagramda ne demek istediğimi görebilirsiniz.

- Ez a diagram mutatja, hogy mit akarok mondani.
- Ez a diagram mutatja, hogy mire célzok.
- Ez a diagram mutatja, hogy mire gondolok.

- Ne demek istediğini anladım.
- Seni duyuyorum.

Értem, amit mondasz.

Ne demek istediğimi tam olarak biliyorsun.

Te pontosan tudod, hogy mit akarok mondani.

Kelimenin tam anlamıyla anlatıdan çıkarılıyor demek istiyorum.

úgy értem, kiszorul a narratívából.

Bizim seslerimiz büyük bir finansal risk demek.

a mi hangunk túl nagy anyagi kockázatot jelent.

Aynı zamanda daha az miktarda salınım demek.

Hozzájárul az alacsonyabb károsanyag-kibocsátáshoz.

Batı uyumayı seçti derken ne demek istiyorum?

De hogy értem, hogy inkább aludni tért a Nyugat?

demek istediğim çok fazla seçenek aklıma geliyor.

sok minden jut eszünkbe.

Demek istediğim bu size has bir avantaj.

Ez a kivételes előnyötök.

Hapishanede olmanın ne demek olduğunu biraz konuşalım.

mit jelent börtönben lenni, ha csak pár napra is.

Ve benim için ayrıca kadın karşıtı demek,

ami meg azt, hogy nőellenesek is,

Onun gerçekten ne demek istediğini merak ediyorum.

- Mire gondolhat igazából?
- Mit akar mondani ezzel tulajdonképpen?

Ne demek istediğin hakkında hiçbir fikrim yok.

Fogalmam sincs, hogy mire gondolsz.

Tom'un onunla ne demek istediğinden emin değilim.

Nem igazán tudom, hogy Tom mit értett ez alatt.

Ne demek istediğini neden sadece bana söylemiyorsun?

Miért is nem mondod el, hogy mire gondolsz?

Ben sadece hoşça kal demek için uğradım.

Csak beugrottam elköszönni.

- Ne demek istediğinizi biliyorum.
- Neyi kastettiğini biliyorum.

- Tudom, mit akarsz mondani.
- Tudom, hogy mire gondolsz.
- Tudom, mire gondolsz.

Yüksek olan bir ev kadar geniştir demek gibi.

kamrái elég magasak, hogy állva elférjenek benne.

Bir dünyayı yönlendirmede daha yüksek bir kapasite demek.

valamint több esélyt biztosít az éghajlatváltozás elleni fellépésben.

Bu, enerji maliyetlerinde yedi milyar dolar tasarruf demek.

ami hétmilliárd dollárnyi energiaköltséget takarít majd meg nekik.

Sıfır randevu bir içecek ve bir saat demek.

Az előrandi egy ital elfogyasztása egy óra alatt.

Bu uzaklık yaklaşık olarak Miami-Boston arası demek.

Ez nagyjából a Miami-Boston távolságnak felel meg.

- Bana ne demek istiyorsun?
- Bana ne söylemek istiyorsun?

Mit akarsz mondani nekem?

Az önce gönderdiğin e-postada ne demek istedin?

Mit szándékoztál az előbbi emaileddel közölni?

Bunu söyledim ama ben gerçekten onu demek istemedim.

- Ezt mondtam, de nem gondoltam komolyan.
- Mondani mondtam, de nem úgy értettem.

"Ne demek istediğimi anlıyor musun?" "Aslında, Tom, anlamıyorum."

- Tudod, mire célzok? - Igazából nem, Tom.

Bu da demek oluyor ki hiç çim mevcut değildi.

így fű sem nőtt.

Yani mücadele ve kendini adama devam ediyor demek istedi.

Ez azt jelentette, hogy folytatódik a harciasság, az elkötelezettség.

- Tam olarak neyi kastediyorsun?
- Tam olarak ne demek istiyorsun?

Mire gondolsz pontosan?

- Tehlikeli olarak ne demek istiyorsun?
- Tehlikeli derken neyi kastediyorsun?

Mit értesz az alatt, hogy veszélyes?

Basitçe demek oluyor ki eğer siz yılda 50.000 dolar kazanıyorken

ami azt jelenti, hogy ha ön 50 000 dollárt keres egy évben,

Bu da her gece 20.000'den fazla kalori almak demek.

Ez azt jelenti, hogy minden éjjel 20 000 kalóriát kell elfogyasztaniuk.

Bu, yaşayan balıklar için ya boğulmak demek ya da ölümüne ezilmek.

ahol a még élő halak vagy megfulladnak, vagy halálra verik őket.

Ve bu da demek oluyor ki dünyanın her yanından isteyen herkes

ami annyit tesz: a világon bárki, aki szeretne,

Demek istediğim bu asla olmayacak bir hikâyeydi ama yine de başardı.

Ez soha nem történhetett volna meg, de mégis megtörtént.

CA: Demek istediğim Netflix kültürüyle ilgili alışılmadık bir şey olmalı ki

CA: Valami szokatlannak kell lennie a Netflix-kultúrában,

İnsan ölçüleriyle düşünürsek, her gece 400 kilometrelik gidiş geliş demek bu.

Emberi mércével ez napi 400 kilométeres ingázásnak felel meg oda-vissza.

- Sessizlik kabul etmek demek değildir.
- Ses çıkarmamak anlaşma sağlandığı anlamına gelmez.

- A hallgatás nem beleegyezés.
- A hallgatás nem egyetértés.

Ve tabii ki evet dedim çünkü demek istediğim Costa Rica çok güzel.

És persze elfogadtam, mert azon túl, hogy Costa Rica gyönyörű,