Translation of "Yanıtladı" in German

0.005 sec.

Examples of using "Yanıtladı" in a sentence and their german translations:

Kısaca yanıtladı.

Er antwortete kurz.

"Unuttum." diye yanıtladı.

„Ich vergaß“, war ihre Antwort.

Tom anında yanıtladı.

Tom antwortete sofort.

Tom geri yanıtladı.

- Tom hat zurückgeantwortet.
- Tom antwortete zurück.

Tom telefonu yanıtladı.

Tom nahm den Anruf an.

O, sorumu kolayca yanıtladı.

Er hat meine Frage spielend leicht beantwortet.

Emily soruyu doğru yanıtladı.

Emily hat die Frage richtig beantwortet.

Tom yanlış olarak yanıtladı.

Tom gab die falsche Antwort.

O, gözyaşları içinde yanıtladı.

Sie antwortete unter Tränen.

Bu, sorunuzu yanıtladı mı?

- Ist Ihre Frage damit beantwortet?
- Ist deine Frage damit beantwortet?
- Ist eure Frage damit beantwortet?

Tom soruyu doğru yanıtladı.

Tom hat die Frage richtig beantwortet.

Sekreter beni ilgisizce yanıtladı.

Die Sekretärin antwortete mir gleichgültig.

Tom polisin sorularını yanıtladı.

Tom beantwortete die Fragen des Polizisten.

Tom öğretmenin sorularını yanıtladı.

- Tom beantwortete die Fragen des Lehrers.
- Tom beantwortete die Fragen der Lehrerin.

Tom ayrıntılı olarak yanıtladı.

- Tom hat detailliert geantwortet.
- Tom hat ausführlich geantwortet.
- Tom antwortete detailliert.
- Tom antwortete ausführlich.

O, titrek bir sesle yanıtladı.

Er antwortete mit schwacher Stimme.

Tom bütün soruları doğru yanıtladı.

Tom hat alle Fragen richtig beantwortet.

Tom listedeki ilk soruyu yanıtladı.

Tom beantwortete die erste Frage auf der Liste.

Jordan "Evet, dinliyordum." diye yanıtladı.

„Ja, ich habe zugehört“, antwortete Herr Jordan.

"Çok kibarsın" diye Willie yanıtladı.

"Das ist sehr nett von Ihnen", antwortete Willie.

Tom Mary'nin tüm sorularını yanıtladı.

Tom beantwortete alle Fragen Marias.

Tom, Mary'nin e-postasını yanıtladı.

- Tom beantwortete Marias E-Mail.
- Tom antwortete auf Marias E-Mail.

O gelmekten mutluluk duyacağı şeklinde yanıtladı.

Sie antwortete, dass sie gerne käme.

Telefon çaldı ve Tom onu yanıtladı.

- Das Telefon klingelte, und Tom nahm den Hörer ab.
- Das Telefon klingelte, und Tom ging heran.

Mona onların sorularını doğaçlama olarak yanıtladı.

Mona beantwortete ihre Fragen aus dem Handgelenk.

Tom listedeki bir sonraki soruyu yanıtladı.

Tom beantwortete die nächste Frage auf der Liste.

Bir hükümet yetkilisi gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Ein Vertreter der Regierung beantwortete die Fragen der Journalisten.

Tom sorumu olumlu bir cevapla yanıtladı.

Tom bejahte meine Frage.

Tom kararlı bir biçimde "Hayır" diye yanıtladı.

„Nein“, antwortete Tom entschlossen.

Büyük bir alim gibi, soruyu kolayca yanıtladı.

- Als der große Gelehrte, der er war, beantwortete er leicht die Frage.
- Ganz der große Gelehrte, beantwortete er die Frage mit Leichtigkeit.

Tom'un cep telefonu çaldı ve o, onu yanıtladı.

Toms Mobiltelefon klingelte, und er nahm ab.

Öğrenci "256'nın karekökü on altıdır" diye yanıtladı.

Der Schüler antwortete: „Die Quadratwurzel von 256 ist 16.“

Tom Mary'ye bazı sorular sordu ve o hepsini yanıtladı.

Tom stellte Maria einige Fragen, die sie alle beantwortete.

- Çocuk "Ben Japonum" diye cevapladı.
- Çocuk "Ben Japonum" diye yanıtladı.

Ich bin Japaner, antwortete der Junge.

"Biz kazanç için çalışmıyoruz" diye yanıtladı tilki. "Biz sadece başkalarını zenginleştirmek için çalışıyoruz."

„Wir arbeiten nicht des Gewinnes wegen“, erwiderte der Fuchs, „sondern nur, um andere zu bereichern.“

"Ben de seni seviyorum" diye yanıtladı Peri, "ve benimle kalmak istersen, benim küçük erkek kardeşim olabilirsin ve ben de senin küçük kız kardeşin olurum".

„Ich liebe dich auch“, antwortete die Fee, „und wenn du bei mir bleiben möchtest, dann darfst du mein kleines Brüderchen sein, und ich werde sein dein liebes kleines Schwesterchen.“