Translation of "Ayrıntılı" in German

Lütfen ,ayrıntılı açıklayın.

Bitte erklären Sie es im Detail.

- Kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.
- Kuralları ayrıntılı bir şekilde açıkladı.

Er erklärte die Regeln im Einzelnen.

Planlarını ayrıntılı olarak açıkladı.

Er erläuterte seinen Plan im Detail.

Ayrıntılı bir rapor bekliyorum.

- Ich erwarte einen ausführlichen Bericht.
- Ich erwarte einen detaillierten Bericht.

Kazayı ayrıntılı olarak açıklayın.

Beschreiben Sie den Unfall detailliert.

Tom ayrıntılı olarak yanıtladı.

- Tom hat detailliert geantwortet.
- Tom hat ausführlich geantwortet.
- Tom antwortete detailliert.
- Tom antwortete ausführlich.

- Seninle sorunu ayrıntılı olarak konuşacağım.
- Seninle sorunu ayrıntılı olarak görüşeceğim.

Ich werde das Problem mit dir eingehend besprechen.

Radyo haberleri ayrıntılı olarak yayınlıyor.

Der Rundfunk hat die Nachrichten ausführlich gesendet.

Onu daha ayrıntılı açıklar mısın?

Könnten Sie das detaillierter erklären?

Konuyu daha ayrıntılı kontrol edeceğim.

Ich werde die Angelegenheit weiter untersuchen.

Şu kazayı ayrıntılı olarak anlatın.

Beschreiben Sie den Unfall detailliert.

O, olayı ayrıntılı olarak anlattı.

Er beschrieb die Szene im Detail.

Onun teorisi ayrıntılı soruşturmaya dayanmaktadır.

Seine Theorie gründet sich auf eine umfangreiche Untersuchung.

Bunu ayrıntılı bir şekilde konuşabiliriz.

Wir können das ausdiskutieren.

Tom ayrıntılı olarak konuyu açıkladı.

Tom erläuterte das Problem detailliert.

O, onu ayrıntılı olarak açıkladı.

- Er hat es im Detail erklärt.
- Er hat es detailliert erklärt.

Tom kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom erklärte die Regeln im Einzelnen.

O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı.

Er beschrieb den Unfall detailliert.

Tom ayrıntılı bir cevap verdi.

Tom gab eine detaillierte Antwort.

Tom planını ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom erläuterte seinen Plan im Detail.

- Tom tüm bunları ayrıntılı olarak açıklayabilir.
- Tom bütün bunları ayrıntılı olarak açıklayabilir.

Tom kann dir alles ganz genau erklären.

Onu daha ayrıntılı olarak açıklayabilir misiniz?

- Könntest du das genauer erläutern?
- Könntest du das genauer erklären?

Lütfen bana hikayeyi ayrıntılı olarak anlat.

Bitte erzähl mir die Geschichte ganz genau.

O, kazaya ayrıntılı bir açıklama getirdi.

Er hat eine detaillierte Beschreibung des Unfalls gemacht.

Önümüzdeki hafta onu ayrıntılı olarak açıklayacağım.

Nächste Woche erkläre ich es im Detail.

Ayrıntılı açıklaman için sana teşekkür ederim.

- Danke für die ausführliche Erklärung!
- Danke für Ihre eingehende Erklärung.
- Danke für deine eingehende Erklärung.

Bunu ayrıntılı olarak açıklayacak zamanım yok.

- Ich habe keine Zeit, um das en détail zu erklären.
- Ich habe keine Zeit, um das im Einzelnen zu erläutern.

Ayrıntılı olarak açıklamak için zaman yok.

Für detaillierte Erklärungen ist keine Zeit.

Son bölümü ayrıntılı olarak açıklar mısın?

Kannst du den letzten Teil detailliert erklären?

Havacılık uzmanı, istatistikleri ayrıntılı olarak analiz etti.

Der Luftfahrtexperte analysierte die Statistiken genau.

Ayrıntılı bir biçimde açıklamak için vaktim yok.

Ich habe keine Zeit, das im Einzelnen zu erklären.

Bunun nasıl olduğunu bana ayrıntılı olarak açıkla!

Erkläre mir mit allen Einzelheiten, wie das passiert ist!

Tom onun nasıl yapılacağını ayrıntılı olarak açıkladı.

- Tom erklärte ausführlich, wie man es macht.
- Tom erklärte ausführlich, wie es zu machen ist.

Bu konunun ayrıntılı olarak ele alınması gerekir.

Dieses Thema sollte detailliert diskutiert werden.

- Tom Mary'ye bunun nasıl çalıştığını ayrıntılı olarak anlattı.
- Tom, Mary'ye bunun nasıl çalıştığının ayrıntılı açıklamasını verdi.

Tom erklärte Maria eingehend, wie es funktionierte.

Onu bir kez daha biraz daha ayrıntılı açıklar mısın?

Würde es dir etwas ausmachen, mir das noch einmal etwas genauer zu erklären?

Eğer benim evime gelirsen, hikayeyi sana ayrıntılı olarak anlatacağım.

Wenn du zu mir nach Hause kommst, erzähl ich dir die Geschichte in allen Einzelheiten.

Onu sana ayrıntılı olarak açıklamak için yeterli zamanım yok.

- Ich habe keine Zeit, um Ihnen das im Detail zu erklären.
- Ich habe keine Zeit, um dir das im Detail zu erklären.
- Ich habe keine Zeit, um euch das im Detail zu erklären.

Tom'a ayrıntılı talimatları vermeme rağmen o onu doğru şekilde yapamadı.

Trotz meiner detaillierten Anweisungen war Tom nicht zu einer korrekten Durchführung in der Lage.

Tom bunu ayrıntılı olarak açıkladı ama ben hala onu anlamıyorum.

Tom hat es zwar genau erklärt, aber ich verstehe es noch immer nicht.

- Konuyu uzun süre tartıştık.
- Konuyu uzun uzun tartıştık.
- Konuyu ayrıntılı olarak görüştük.

Wir haben lange über das Thema diskutiert.

Tom onu ayrıntılı olarak açıklamasına rağmen onu gerçekten anladığımdan hâlâ emin değilim.

Tom hat es zwar detailliert erklärt, ich bin mir aber noch immer nicht sicher, ob ich es wirklich verstanden habe.