Translation of "İspanyol" in French

Ebeveynlerim İspanyol.

Mes parents sont espagnols.

İspanyol bir gazeteciyim.

Je suis un journaliste espagnol.

İspanyol ekonomisi çöktü.

L'économie espagnole s'affaisse.

İspanyol ekonomisi parçalanıyor.

L'économie espagnole est en train de s'effondrer.

İspanyol halkına şunları söyledi:

Il a dit au peuple espagnol:

Ben İspanyol radyosunu dinliyorum.

J'écoute la radio espagnole.

Carmen bir İspanyol ismidir.

Carmen est un nom espagnol.

Ben onun İspanyol olduğunu biliyorum.

Je sais qu'elle est Espagnole.

İspanyol askerleri dumansız barut kullanırdı.

Les soldats espagnols utilisaient de la poudre à canon qui ne produit pas de fumée.

Valdés adında bir İspanyol fatihine dayanıyor,

jusqu'à un conquistador espagnol qui s'appelait Valdés

İngilizceyi bir İspanyol ineği gibi konuşur.

Il parle anglais comme une vache espagnole.

İspanyol erkekleri İngiliz erkeklere tercih ederim.

Je préfère les hommes espagnols aux anglais.

O İspanyol çocuk Mozart arya söyleyebilir.

Cet Espagnol-là peut chanter une aria de Mozart.

- Patates, İspanyol ordusu için önemli bir besin kaynağıydı.
- Patates, İspanyol ordusu için önemli bir besin kaynağı idi.

La pomme de terre était une source de nourriture importante pour l'armée espagnole.

General Blake'in İspanyol ordusuna karşı ilk savaşları , Alcañiz'de

Leur première bataille ensemble, contre l'armée espagnole du général Blake, se termina par une

Birçok İspanyol gerilla çetesine karşı koruma sözü verdi .

ne se comportaient pas mieux que des bandits.

Bazıları, İspanyol Pansiyonu'nun pornografik bir film olduğunda ısrar ediyorlar.

Certains affirment que l'auberge espagnole est un film pornographique.

Bir İspanyol ordusunu bozguna uğratarak düşmanı iki yöne kaçmaya gönderdi.

armée espagnole à la bataille de Tudela, envoyant l'ennemi fuir dans deux directions.

İspanyol askerleri ve siviller şehri efsanevi cesaretle savundu, ancak Lannes'in liderliği

Les soldats et les civils espagnols ont défendu la ville avec un courage légendaire, mais le leadership de Lannes

Saguntum'da daha büyük bir İspanyol kuvvetini yendi… sonra büyük Valencia şehrini

Il a vaincu une force espagnole plus importante à Sagonte… puis a pris la grande ville de Valence,

Kraliyet tarzında yaşadı ve ünlü bir şekilde İspanyol kiliselerini o kadar büyük bir ölçekte yağmaladı ki

Il a vécu dans le style royal et, notoirement, a pillé les églises espagnoles à une telle échelle qu'il

Kristof Kolomb bir kaşif değildi çünkü denizi seviyordu. O bir kaşifti çünkü İspanyol hapishanelerinden nefret ediyordu.

Christophe Colomb fut explorateur, non pas parce qu'il aimait la mer, mais parce qu'il détestait les prisons espagnoles.