Translation of "Yapacağım" in Finnish

0.006 sec.

Examples of using "Yapacağım" in a sentence and their finnish translations:

Ne yapacağım?

Mitä teen?

Söylediğini yapacağım.

Teen mitä sanot.

Banyo yapacağım.

- Käyn kylvyssä.
- Otan kylvyn.
- Aion käydä kylvyssä.
- Aion ottaa kylvyn.

Onu yapacağım.

Aion tehdä sen.

Çay yapacağım.

Minä teen teetä.

Ödevi yapacağım.

Teen läksyt.

Konuyu entellektüel yapacağım.

Teen siitä intellektuellia.

Şimdi ne yapacağım?

- Mitä minun pitäisi tehdä nyt?
- Mitä minä nyt oikein teen?

Onu yarın yapacağım.

Teen sen huomenna.

Onu şimdi yapacağım.

Teen sen nyt.

Bunu yapabilirsem yapacağım.

Teen sen, jos pystyn.

Onu tekrar yapacağım.

Tekisin sen uudelleen.

Yapılması gerekeni yapacağım.

Teen, mitä täytyy.

İstediğin gibi yapacağım.

Teen kuten pyydät.

Bunu zaten yapacağım.

Teen sen joka tapauksessa.

Tavsiye ettiğini yapacağım.

Minä teen mitä suosittelit.

Tavsye ettiğini yapacağım.

Teen mitä suosittelet.

Biraz çay yapacağım.

Laitan teetä.

Ne istersen yapacağım.

Teen mitä ikinä haluatkin.

Ben onu yapacağım.

Minä teen sen.

Biraz daha egzersiz yapacağım.

- Aion treenata enemmän.
- Aion lisätä liikunnan määrää.

Senin için çay yapacağım.

Keitän sinulle teetä.

Onu talimatlarınıza göre yapacağım.

Haluan tehdä sen ohjeittesi mukaan.

Gelecek sefer ne yapacağım?

Mitä teen seuraavaksi?

Onu tam zamanında yapacağım.

Teen sen juuri ajoissa.

İstediğin her şeyi yapacağım.

- Teen mitä tahansa haluat.
- Teen mitä ikinä vain haluat.

Ben bir film yapacağım.

Olen tekemässä elokuvaa.

Sana iyi ödeme yapacağım.

Maksan sinulle hyvin.

Yarın yapacağım. Söz veriyorum.

Teen sen huomenna. Lupaan sen.

Endişelenme. Bunu ben yapacağım.

Älä huolehdi. Minä teen sen.

Bir sürü el hareketi yapacağım.

Elehdin paljon käsilläni.

Senin için elimden geleni yapacağım.

Haluan tehdä mitä voin hyväksesi.

Tom her ne isterse yapacağım.

Teen mitä ikinä Tom pyytääkin.

Senin için bir şey yapacağım.

Teen vuoksesi mitä vain.

Sana büyük bir iyilik yapacağım.

Teen sinulle valtavan palveluksen.

Senin için bir video yapacağım.

Teen sinulle videon.

Onu yapacağım ama bir şartla.

- Teen sen, mutta yhdellä ehdolla.
- Minä teen sen, mutta yhdellä ehdolla.
- Teen sen, mutta minulla on yksi ehto.

Yapacağım şey, basit bir kazık bağı.

Teen yksinkertaisen laivurinsolmun.

"Bunu yarın yapacağım." "Bunu dün söyledin!"

"Teen sen huomenna." "Sanoit noin jo eilen!"

Sana yapılması gerekenlerin bir listesini yapacağım.

Tulen tekemään sinulle listan, mitä tarvitsee tehdä.

Ben sana hediye bir bebek yapacağım.

- Minä lahjoitan sinulle nuken.
- Lahjoitan sinulle nuken.
- Minä annan sinulle nuken lahjaksi.
- Annan sinulle nuken lahjaksi.

Bugün yapacağım bir sürü şey var.

Minulla on paljon tekemistä tänään.

Televizyon seyrettikten sonra, ev ödevimi yapacağım.

Teen läksyt sen jälkeen kun olen katsonut televisiota.

- Çalışmanı bölmemek için elimden gelenin en iyisini yapacağım.
- Çalışmanı rahatsız etmemek için elimden geleni yapacağım.

Koetan parhaani mukaan olla häiritsemättä opiskeluasi.

Onu memnun etmek için her şeyi yapacağım.

Tulen tekemään mitä tahansa miellyttääkseni häntä.

Yarın kar yağarsa bir kardan adam yapacağım.

Jos huomenna sataa lunta, niin minä rakennan lumiukon.

Pekâlâ, şu çengelli iğneden basit bir kanca yapacağım.

Teen yksinkertaisen koukun - tästä hakaneulasta.

Ne dersen de, ben bunu kendi yöntemimle yapacağım.

Ei ole väliä mitä sanot, teen sen tavallani.

- Öğle yemeğinden sonra kestireceğim.
- Öğle yemeğinden sonra şekerleme yapacağım.

Lounaan jälkeen otan nokoset.

Tamam, ellerimi saracağım ve helikoptere beni alması için çağrı yapacağım.

Käärin käteni - ja kutsun helikopterin pelastamaan.

Ya buna tırmanmaya çalışacağım ya da mağaranın ağzından kaya tırmanışı yapacağım.

Voin kiivetä ylös köyttä pitkin tai luolan suulla olevaa seinämää pitkin.

Seçim sizin. Kararınız neyse onu yapacağım. Bir karar verin. Dana bizi bekliyor.

Sinä päätät, mitä teen. Tee päätös, sillä Dana odottaa meitä.

"Bunu sevgi ya da para için yapacak mısın?" "Bunu para için yapacağım.

- »Teetkö sen rakkauden vai rahan takia?» »Rahan.»
- »Teetkö sen rakkauden vai rahan vuoksi?» »Rahan.»
- »Teetkö sen rakkauden vai rahan tähden?» »Rahan.»

Seni temin ederim ki sana yardım etmek için mümkün olan her şeyi yapacağım.

Vakuutan sinulle, että teen kaiken mahdollisen auttaakseni sinua.

- Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım.
- Görevimi yapabildiğim en iyi şekilde yerine getireceğim.

Suoritan työtehtäväni niin hyvin kuin kykenen.