Translation of "Ağacın" in Finnish

0.005 sec.

Examples of using "Ağacın" in a sentence and their finnish translations:

Bir ağacın gölgesinde oturdular.

He istuivat puun varjossa.

Tom ağacın arkasında saklandı.

- Tomi piiloutui puun taakse.
- Tomi meni puun taakse piiloon.

Beyaz kedi ağacın altında.

Valkoinen kissa on puun alla.

O, ağacın altında uyuyordu.

Hän nukkui puun alla.

Bu ağacın meyvesi tatlıdır.

Tämän puun hedelmät ovat makeita.

Kendimi ağacın arkasına sakladım.

- Menin puun taakse piiloon.
- Piilouduin puun taakse.
- Minä piilouduin puun taakse.

Bir ağacın gölgesinde dinlendim.

- Lepäsin puun varjossa.
- Minä lepäsin puun varjossa.

Ağacın kabuğunu mu kullanmak istiyorsun?

Haluat siis käyttää koivun tuohta.

Ağacın altında bazı oğlanlar var.

Puun alla on poikia.

Tom kendini ağacın arkasına sakladı.

Tomi piiloutui puun taakse.

O, bir ağacın altında oturuyordu.

- Hän istui puun alla.
- Hän oli istumassa puun alla.

Bazen zulalarını... ...bir ağacın dibine saklarlar.

Välillä ne hautaavat pähkinöitä puunjuureen.

Bunun nedeni, ağacın ışığa, güneşe yönelmesi

Se johtuu siitä, että puu kurottaa kohti aurinkoa,

Bakın, ağacın kabuğundan bir parça alırsanız

Otetaan hieman kaarnaa pois.

Yaşlı bir adam ağacın gölgesinde dinleniyordu.

Vanha mies lepäsi puun varjossa.

Biz yalnız bir ağacın altında buluştuk.

Tapasimme yksinäisen puun alla.

Öğretmen öğrencilere büyük ağacın etrafında toplanmalarını emretti.

Opettaja komensi oppilaat kokoontumaan suuren puun ympärille.

Şu ağacın altında duran bir kız görüyorum.

Näen erään tytön seisovan tuon puun alla.

Ağacın beş metre uzağında bir kedi var.

Viiden metrin päässä puusta on kissa.

Ağacın kabuğunu mu kullanmak istiyorsun? Peki, bunu deneyelim.

Haluat siis käyttää koivuntuohta. Yritetään.

- Tıpkı babasına benziyor.
- Elma ağacın dibine düşer.
- Babasının oğlu.

Ei omena kauas puusta putoa.

Noel sabahı ağacın altında bunlardan birini bulmayı kim istemez ki?

Kukapa ei olisi ihastuksissaan löytäessään tällaisen kuusen alta jouluaamuna?

Yoksa bu ağacın arka tarafına gidip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?

Vai käytänkö luonnon omaa suojaa ja majoittaudun suuren puun alle?

Yoksa bu ağacın arka tarafına girip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?

vai asetunko puun juureen ja hyödynnän luonnon antimia?

Yoksa bu ağacın arka tarafına gidip doğanın bana verdiğini mi kullanacağız?

Vai käytänkö luonnon antimia ja majoittaudun puun juureen?

Birkaç boş saatim vardı, ben de bir ağacın altına oturdum ve kitap okudum.

Minulla oli muutama tuntia vapaa-aikaa, joten menin puun alle, ja luin kirjaa.

Çok enerji vermeyecektir ama elbet bir şey verecek. Bakın, ağacın kabuğundan bir parça alırsanız

Siitä ei saa paljoa energiaa, mutta se on parempi kuin ei mitään. Otetaan hieman kaarnaa pois.

Vaktiyle bir adam ve karısı vardı. İçinde oturacak evleri yoktu. Tarlalarda yaşıyorlardı ve bir ağacın dibinde uyuyorlardı.

Olipa kerran mies ja hänen vaimonsa. Heillä ei ollut kotia ja he asuivat pelloilla ja nukkuivat puiden juurella.