Translation of "Ağaç" in Finnish

0.012 sec.

Examples of using "Ağaç" in a sentence and their finnish translations:

Ağaç yanıyor.

- Puu palaa.
- Se puu palaa.
- Puu on palamassa.
- Se puu on palamassa.

Ağaç nerede?

- Missä puu on?
- Missä se puu on?
- Missä on puu?
- Missä on se puu?

Ağaç düştü.

Puu kaatui.

Tırmanacak ağaç kalmadı.

Sillä alkaa puu loppua.

Ağaç tayfunda devrildi.

Puu kaatui taifuunissa.

Ağaç çok uzadı.

Puu kasvoi todella korkeaksi.

O ağaç kucaklayıcısıdır.

- Hän on puunhalaaja.
- Hän on luonnonsuojelija.

Bir ağaç meyvesinden tanınır.

- Puu tunnetaan hedelmistään.
- Puu hedelmistään tunnetaan.
- Teot puhuvat kovempaa kuin sanat.

Üç ağaç rüzgarda eğildi.

Puu taipui tuulessa.

Bir ağaç çizmek istiyorum.

Haluaisin piirtää puun.

Bu ağaç kaç yaşında?

- Kuinka vanha tämä puu on?
- Miten vanha tämä puu on?

Bu ağaç oldukça iyi olabilir.

Tämä puu voisi olla hyvä.

Bir ağaç kovuğu incelemeye değerdir.

Puunkolo on tutkimisen arvoinen.

Vahşi doğada ağaç kovuklarına tünerler.

Luonnossa ne nukkuvat puunkoloissa.

Düşmüş bir ağaç patikayı kapadı.

Kaatunut puu tukki reitin.

Bu ağaç diğerlerinden daha büyük.

Tämä puu on kaikkia muita suurempi.

Bu ağaç harika bir gözlem noktası.

Tämä puu on hyvä tähystyspaikka.

Bu ağaç gibi bir şeyi kullanabiliriz.

Voimme käyttää tätä puuta.

Ağaç kabuğu hemen yandı, oldukça yanıcı.

Koivun tuohi syttyy heti. Se on hyvin tulenarkaa.

Bu ağaç birçok iyi meyve verir.

Tämä puu tuottaa paljon hyviä hedelmiä.

Bu durumda kuru ağaç bulmak neredeyse imkânsız.

Näissä olosuhteissa on lähes mahdotonta löytää kuivaa polttopuuta.

Bu ağaç kabuğu hemen yandı. Çok yanıcı!

Koivuntuohi syttyy heti. Se on hyvin tulenarkaa.

Geceleri... ...ormanın ağaç örtüsü fantastik yaratıklarla canlanır.

Öisin - ihmeelliset otukset herättävät viidakon lehvästön eloon.

Geçen hafta fırtınada mahalleye birkaç ağaç düştü.

Muutamia puita kaatui naapurustossamme viime viikon myrskyn aikana.

Bunun ne tür ağaç olduğunu biliyor musun?

Tiedätkö sinä, minkälainen puu tämä on?

Tom arka bahçesine üç tane ağaç dikti.

Tomi istutti kolme puuta takapihalleen.

Dünyanın en kurak çölü olan Atacama'ya ağaç dikebiliriz.

Voimme kasvattaa sinne puita. Maailman kuivimmalle aavikolle.

Her ağaç yılda sadece birkaç gün meyve verir.

Kukin kantaa hedelmää vain muutaman päivän vuodessa.

Çiftçi, bir ağaç dikebilmek için bir çukur kazdı.

Viljelijä kaivoi kuopan istuttaakseen puun.

Kalın ağaç örtüsünün altında büyümeyen taze çimenle dolu burası.

Tien vieri täynnä ruohoa, jota ei kasva paksun lehvästön alla,

Benekli ağaç kurbağaları, geceleri birbirlerini dâhiyane bir şekilde görüyor.

Hypsiboas punctatus -lehtisammakoilla on nerokas tapa huomata toisensa yöllä.

Kısa bir sağanaktan sonra su damlaları ağaç yapraklarında parlıyordu

Vesipisarat kimaltelivat puun lehdillä rankkasadekuuron jälkeen.

- Ormanların dikimi çevre için iyidir.
- Ormanların dikilmesi çevreye yarar sağlar.
- Ağaç dikilmesi çevre için iyidir.
- Ağaç dikilmesi çevre için yararlıdır.

Metsien istuttaminen tekee hyvää ympäristölle.

Ağaç kemirmek için birebir. O esnek tırnağın işlevi vurmayla bitmiyor.

Ne ovat täydelliset puun nakertamiseen. Taipuisalla sormella on toinenkin tehtävä.

Ağaç kabuğu daha iyi bir seçim olurdu. Geri dönmemiz lazım, hadi.

Koivuntuohi olisi voinut olla parempi valinta. Meidän on päästävä ulos. Tule.

Ağaç örtüsünün altındaki ormanın zeminine ay ışığının sadece yüzde ikisi ulaşıyor.

Latvuston alapuolelle - metsänpohjaan kulkeutuu vain kaksi prosenttia kuunvalosta.

Bu düşük frekanslı ses ağaç örtüsünden sekip duvarların oluşturduğu seti aşıyor.

Tämä infraääni heijastuu latvustosta - ja läpäisee puiden muurin.

"Ben bir brokoliyim ve bir ağaç gibi görünüyorum!" "Ben bir cevizim ve bir beyin gibi görünüyorum!" "Ben mantarım ve ben bu oyundan nefret ediyorum!"

"Minä olen parsakaali, ja minä näytän puulta!" "Minä olen saksanpähkinä, ja minä näytän aivoilta!" "Minä olen sieni, ja minä vihaan tätä peliä!"