Translation of "Yokluğunu" in English

0.002 sec.

Examples of using "Yokluğunu" in a sentence and their english translations:

Eve varıncaya kadar cüzdanımın yokluğunu hissetmedim.

- I did not miss my purse till I got home.
- I did not miss my purse until I returned home.

Hiç kimse onun yokluğunu fark etmedi.

Nobody noticed her absence.

Toplantının sonuna kadar kimse yokluğunu fark etmedi.

No one noticed her absence until the end of the meeting.

Çok az kişi onun partideki yokluğunu fark etti.

Few people noticed her absence from the party.

Toplantı bitene kadar onun yokluğunu kimse fark etmedi.

No one noticed her absence until the meeting ended.

Tom'un yokluğunu açıklamak için ne yapacağımı bilemez haldeydim.

I'm at a loss to explain Tom's absence.

Tom şemsiyesinin yokluğunu eve dönene kadar fark etmedi.

Tom didn't miss his umbrella till he got home.