Translation of "Soya" in English

0.005 sec.

Examples of using "Soya" in a sentence and their english translations:

Soya sütü.

Soy milk.

Tom'un soya alerjisi vardır.

- Tom is allergic to soya.
- Tom is allergic to soy.

Dönerken biraz soya fasulyesi al.

Get some tofu on the way back.

Hiç soya fasulyesi yedin mi?

Have you ever eaten tempeh?

- İnek sütü soya sütünden daha lezzetlidir.
- İnek sütü, soya sütünden daha lezzetli.
- İnek sütünün tadı soya sütünden daha güzel.

Cow's milk is tastier than soy milk.

- Mayalanmış soya fasulyesi kokusu onu hasta eder.
- Mayalanmış soya fasulyesi kokusu onu iğrendirir.

The smell of fermented soybeans sickens him.

Sade yoğurt ve soya sütü ekleyin.

Add plain yogurt and soy milk.

Eve giderken biraz soya peyniri al.

Buy some tofu on your way home.

Emily akşam yemeğinde soya peyniri yedi.

Emily ate tofu at dinner.

Tom kahvesine biraz soya sütü koydu.

Tom put some soy milk in his coffee.

Avokadoya soya sosu dökmeyi hiç denemedim.

I've never tried putting soy sauce on avocados.

- Soya sütü, süt için büyük bir alternatiftir.
- Soya sütü, süt için büyük bir ikamedir.

Soy milk is a great substitute for milk.

Soya peynirinin bu kadar lezzetli olduğunu bilmiyordum.

I didn't know tofu was this tasty.

- Tom'un soyaya alerjisi var.
- Tom'un soyaya karşı alerjisi vardır.
- Tom'un soya alerjisi var.
- Tom'da soya alerjisi var.

Tom is allergic to soy.

Şirket soya sosu ve diğer gıda ürünlerini üretiyor.

The company produces soy sauce and other food products.

Genellikle soya fasulyesiyle birlikte yediğiniz bazı yiyecekler nelerdir?

What are some foods you usually eat with soy sauce?

Tom soya fasulyesi fiyatlarının neden düştüğünü merak ediyordu.

Tom wondered why soybean prices were dropping.

ABD'nin Çin'e ihraç ettiği başlıca ürün soya fasülyesiydi.

The top U.S. export to China was soybeans.

Hayır, teşekkür ederim. Hoşçakal. Bu soya sütünün sonuydu.

No thanks, goodbye; that's the end of soy milk.

- O etyemez, bu yüzden hindi yerine soya peyniri yedi.
- O bir vejetaryen, bu yüzden hindi yerine soya peyniri yedi.

She's vegetarian, so she ate tofu instead of turkey.

Bunun öncesinde, ekonomileri tamamen soya ve et ihracatına endeksliydi.

Prior to this, their economy was based mainly on Soy and Meat.

Yazılım, kağıt, içecek ve tabi ki, soya ve et.

of course, soy and meat.

Tavuk, ton balığı ve soya fasulyesi iyi protein kaynaklarıdır.

Chicken, tuna and soybeans are good sources of protein.

Keçi sütü, badem sütü, hindistan cevizi sütü, soya sütü, kenevir sütü ve pirinç sütü gibi inek sütü için birçok alternatifler vardır.

There are many alternatives to cow milk, such as goat milk, almond milk, coconut milk, soy milk, hemp milk and rice milk.