Translation of "Sorguya" in English

Sami sorguya çekildi.

Sami was interrogated.

Polis Tom'u sorguya çekti.

The police interrogated Tom.

Onlar Tom'u sorguya çekiyorlar.

They're interrogating Tom.

Tom'u sorguya çektin mi?

Did you question Tom?

Biz onları sorguya çekiyoruz.

We're interrogating them.

Polis, Tom'u sorguya çekiyordu.

The police were interrogating Tom.

Bugün sorguya çekilmedin, değil mi?

You were not interrogated today, were you?

O bir şüpheliyi sorguya çekti.

- She questioned a suspect.
- She interrogated a suspect.

Tom şimdi polis tarafından sorguya çekiliyor.

Tom is now being questioned by the police.

Sorguya başlamadan önce müvekkilimle görüşmek istiyorum.

I want to speak to my client before the interrogation starts.

Tom Kanadalı gümrük yetkilileri tarafından sorguya çekildi.

Tom was interrogated by Canadian customs officials.

Fadıl'ın arkadaşlarından birçoğu polis tarafından sorguya çekildi.

Many of Fadil's friends were questioned by police.

Leyla tanrısıyla yüzleşecek ve tesettüre girmediği için sorguya çekilecek.

Layla will face her Lord and get questioned for not wearing the hijab.

- Sami bu küçük odada sorguya çekildi.
- Sami bu küçük odada sorgulandı.

Sami was interrogated in this small room.