Translation of "Sarılır" in English

0.003 sec.

Examples of using "Sarılır" in a sentence and their english translations:

Tom, Mary'ye sarılır.

Tom hugs Mary.

Bana sarılır mısın?

Would you mind giving me a hug?

Denize düşen yılana sarılır.

A drowning man will clutch at a straw.

Tom artık nadiren Mary'ye sarılır.

Tom rarely ever hugs Mary anymore.

Tom hiç kızlarına sarılır mı?

Does Tom ever hug his daughters?

İşten geldiğinde her zaman oğluna sarılır.

He always hugs his son when he returns from work.

O her zaman karanlık bir havayla sarılır.

He was always wrapped by a dark air.

Bir çocukken baban size çok sarılır mıydı.

Did your father hug you much when you were a kid?

Tom, o işten döndüğünde her zaman oğluna sarılır.

Tom always hugs his son when he returns from work.

O her zaman gizemli bir hava tarafından sarılır.

He was always wrapped by a mysterious air.

- Suya düşen yılana sarılır.
- Boğulan bir insan saman çöpünü tutmaya çalışır.

A drowning man will catch at a straw.