Translation of "Sıkmayı" in English

0.005 sec.

Examples of using "Sıkmayı" in a sentence and their english translations:

Benim canımı sıkmayı bırak.

- Stop bugging me!
- Stop bugging me.

Lütfen bizi sıkmayı bırak.

Please stop boring us.

Tom elimi sıkmayı reddetti.

Tom refused to shake my hand.

Tom, Mary'nin elini sıkmayı reddetti.

Tom refused to shake Mary's hand.

Sadece canımı sıkmayı bırak, tamam mı?

Just stop bugging me, okay?

Lütfen buradan uzaklaş ve canımı sıkmayı bırak.

Please go away and stop annoying me.

- O, elimi sıkmayı reddetti.
- O benimle tokalaşmayı reddetti.

He refused to shake my hand.

- Arkadaşımı taciz etmeyi kesin.
- Arkadaşımı rahatsız etmeyi kesin.
- Arkadaşımın canını sıkmayı kesin.
- Arkadaşıma sıkıntı vermeyi kesin.

Stop bothering my friend.

- Karımı taciz etmeyi kesin.
- Karımı üzmeyi kesin.
- Karımı rahatsız etmeyi kesin.
- Karımın canını sıkmayı kesin.
- Karıma sıkıntı vermeyi kesin.

Stop bothering my wife.