Translation of "Oradadır" in English

- Otel oradadır.
- Konakçı oradadır.

The hotel is down there.

Otel oradadır.

The hotel is down there.

Talep oradadır.

The demand is there.

Umarım Tom oradadır.

I hope Tom is there.

Ruhum neredeyse vatanım oradadır.

My fatherland is there, where my soul is.

Sami her zaman oradadır.

Sami is always there.

Ve Ay ve gezegenler oradadır.

And the Moon and the planets are there.

Ancak şansın rüzgarları daima oradadır,

But the winds of luck are always there,

Dolap kapağını sola doğru açın , şişeler oradadır.

Open the cupboard to the left, the bottles are in there.

Ne zaman yardıma ihtiyacımız olsa yeni komşumuz her zaman oradadır.

Our new neighbour is always there whenever we need help with anything.

Yeni komşumuz herhangi bir şekilde yardıma ihtiyacımız olduğunda her zaman oradadır.

- Our new neighbour is always there whenever we need help with anything.
- Our new neighbour is always there if we need help with anything.

- "Gözlüklerim nerede?" "Onları bıraktığın yerdedir."
- "Gözlüğüm nerede?" "Bıraktığın yerdedir."
- "Gözlüklerim nerede?" "Nereye koyduysan oradadır."

"Where are my glasses?" "Where you left them."