Translation of "Oluşur" in English

Toplum, bireylerden oluşur.

Society is composed of individuals.

Canlılar hücrelerden oluşur.

Living things are made from cells.

Atmosfer oksijenden oluşur.

The atmosphere is made up of oxygen.

Asprin neyden oluşur?

What does aspirin consist of?

Madde atomlardan oluşur.

Matter is made of atoms.

Protonlar kuarklardan oluşur.

Protons are made up of quarks.

Dolu nasıl oluşur?

How does hail form?

çünkü fizik modellerden oluşur

because physics is all about patterns,

Sözlük iki ciltten oluşur.

The dictionary comes in two volumes.

Komite yedi bilimciden oluşur.

The committee consists of seven scholars.

Komite dört üyeden oluşur.

The committee consists of four members.

Grup altı üyeden oluşur.

The group is made up of six members.

Bir bütün parçalardan oluşur.

A whole is made up of parts.

Dostluk karşılıklı anlayışla oluşur.

Friendship consists of mutual understanding.

Tuğlalar çoğunlukla kilden oluşur.

Bricks consist mostly of clay.

İnsan dokusu hücrelerden oluşur.

Human tissue is made up of cells.

Kömür çoğunlukla karbondan oluşur.

Coal consists mostly of carbon.

Sınıfım kırk öğrenciden oluşur.

My class is made up of forty students.

Arkadaşlık eksikliği veya kaybında oluşur.

of a lack or loss of companionship.

Kas dokusu sayısız hücreden oluşur.

Muscle tissue consists of innumerable cells.

Komite öğretmenlerden ve velilerden oluşur.

The committee is composed of teachers and parents.

Komitelerden biri sekiz üyeden oluşur.

One of the committees is composed of eight members.

Diğer komite dört üyeden oluşur.

The other committee consists of four members.

Komite on beş kişiden oluşur.

The committee consists of fifteen people.

Japonya dört ana adadan oluşur.

Japan consists of four main islands.

Bizim sınıfımız 40 oğlandan oluşur.

Our class consists of 40 boys.

Bu cümle yedi sözcükten oluşur.

This sentence is composed of seven words.

Su oksijen ve hidrojenden oluşur.

Water is made up of oxygen and hydrogen.

İnsan ruh ve bedenden oluşur.

Man consists of soul and body.

Su, hidrojen ve oksijenden oluşur.

Water consists of hydrogen and oxygen.

ABD 50 tane devletten oluşur.

The USA is composed of 50 states.

Yeryüzü deniz ve karadan oluşur.

The earth is made up of sea and land.

Omurga yirmi dört kemikten oluşur.

The spinal column is composed of twenty-four bones.

Bir zincir birçok bağlantıdan oluşur.

A chain is made up of many links.

Amonyağın molekülü dört atomdan oluşur.

The ammonia molecule is composed of four atoms.

Komite on beş üyeden oluşur.

The committee is made up of fifteen members.

Brezilya yirmi altı eyaletten oluşur.

Brazil is comprised of twenty-six states.

Almanya on altı eyaletten oluşur.

Germany is made up of sixteen Länder.

Bu kitap üç bölümden oluşur.

This book is composed of three chapters.

Bu teori üç kısımdan oluşur.

This theory consists of three parts.

Bu sınıf kırk öğrenciden oluşur.

This class consists of forty pupils.

Su, oksijen ve hidrojenden oluşur.

Water is comprised of oxygen and hydrogen.

Güney Yarımküre, çoğunlukla okyanuslardan oluşur.

The Southern Hemisphere is comprised mainly of oceans.

Gelelim şimdi depreme deprem nasıl oluşur?

Now let's see how earthquakes occur.

Bir takım on bir kişiden oluşur.

A team is composed of eleven players.

Kyoto'nun çekiciliği eski tapınaklarının güzelliğinden oluşur.

The charm of Kyoto consists of the beauty of its old temples.

Bizim sınıfımız 50 tane oğlandan oluşur.

Our class consists of fifty boys.

Atmosfer, çoğunlukla azot ve oksijenden oluşur.

The atmosphere mostly consists of nitrogen and oxygen.

Polonya'nın bütün Baltık kıyıları kumsallardan oluşur.

The whole Baltic coast of Poland is made up of sandy beaches.

Soluduğumuz hava, oksijen ve azottan oluşur.

The air we breathe consists of oxygen and nitrogen.

Bu müzik eseri dört hareketten oluşur.

This musical piece is composed of four movements.

Bu sınıf otuz beş öğrenciden oluşur.

This class consists of thirty-five students.

Bir takım on bir oyuncudan oluşur.

A team is composed of eleven players.

Bir basketbol takımı beş oyuncudan oluşur.

A basketball team consists of five players.

Benim evim bu dört odadan oluşur.

My house is comprised of these four rooms.

Aslına bakarsan, Çinçe yüzlerce lehçeden oluşur.

Strictly speaking, Chinese consists of hundreds of dialects.

Merkezî sinir sistemi dört organdan oluşur.

The central nervous system consists of four organs.

Genler DNA'nın belirli bir sıralanmasından oluşur.

Genes consist of a specific sequence of DNA.

FIFA 209 tane üye federasyondan oluşur.

FIFA is composed of 209 member associations.

İnsan kafatası yirmi üç kemikten oluşur.

The human skull consists of 23 bones.

Atomlar proton, elektron ve nötronlardan oluşur.

Atoms are made up of protons, electrons and neutrons.

Her yürüyüş sadece birkaç adımdan oluşur.

Every march is composed of just a few steps.

İngiliz alfabesi yirmi altı harften oluşur.

The English alphabet consists of twenty-six letters.

Bu trenin yedi tane vagondan oluşur.

This train is made up of seven cars.

Bu sınıf 35 tane öğrenciden oluşur.

This class is composed of 35 pupils.

İnsan vücudu sadece küçük hücrelerden oluşur.

The human body is only made up of tiny cells.

Bu geminin mürettebatı kaç kişiden oluşur?

How many people does this ship's crew consist of?

İrlanda adası, otuz iki ilden oluşur.

The island of Ireland consists of thirty-two counties.

Vücudumuzun yaklaşık üçte ikisi sudan oluşur.

Around two-thirds of our body is made up of water.

Yiyecek, protein, karbonhidrat ve yağlardan oluşur.

Food is comprised of protein, carbohydrates, and fats.

Diş minesi büyük oranda hidroksiapatitten oluşur.

Tooth enamel is mostly composed of hydroxyapatite.

İnsan vücudunun üçte ikisi sudan oluşur.

Two thirds of the human body is made up of water.

Bir insan vücudu sayısız miktarda hücreden oluşur.

A human body consists of a countless number of cells.

Bir futbol takımı on bir kişiden oluşur.

- A football team consists of eleven players.
- A soccer team consists of eleven players.

Hava ağırlıklı olarak nitrojen ve oksijenden oluşur.

- The air mainly consists of oxygen and nitrogen.
- Air is mainly composed of nitrogen and oxygen.
- Air is composed mainly of nitrogen and oxygen.

Bir yıl 365 veya 366 günden oluşur.

- A year consists of three hundred and sixty-five days or three hundred and sixty-six days.
- A year consists of 365 days or 366 days.

Samanyolu, yaklaşık olarak 100 milyar yıldızdan oluşur.

The Milky Way consists of about a hundred billion stars.

Büyük Britanya; Galler, İngiltere ve İskoçya'dan oluşur.

Great Britain consists of Wales, England, and Scotland.

Mutlu bir hayat öncelikle endişeden özgürlükten oluşur.

A happy life primarily consists of freedom from worry.

Bir futbol takımı on bir oyuncudan oluşur.

A football team consists of eleven players.

Bir milenyum yüz tane on yıldan oluşur.

A millennium is made up of a hundred decades.

Bir bileşik kelime iki küçük kelimeden oluşur.

A compound word consist of two smaller words.

Japonların temel beslenmesi pirinç ve balıktan oluşur.

The Japanese's basic diet consists of rice and fish.

Bosna-Hersek Federasyonu on tane kantondan oluşur.

The Federation of Bosnia-Herzegovina consists of ten cantons.

Uranüs atmosferi hidrojen, helyum ve metandan oluşur.

Uranus' atmosphere is made up of hydrogen, helium, and methane.