Translation of "Olmasıyla" in English

Güzel olmasıyla gurur duyuyor.

She is proud of being beautiful.

Oğlunun doktor olmasıyla gurur duyuyor.

She is proud that her son has become a doctor.

Yalnızca popülasyonlarının sağlıklı olmasıyla devam edebilir,

are likely to continue only if populations are healthy,

Mike babasının zengin olmasıyla gurur duyar.

Mike is proud of his father being rich.

O, babasının zengin olmasıyla gurur duyuyor.

He is proud of his father being rich.

Babasının ünlü bir bilimci olmasıyla gurur duyuyor.

He is proud that his father was a famous scientist.

Babasının büyük bir bilimci olmasıyla gurur duyuyor.

- He is proud that his father was a great scientist.
- He's proud that his father was a great scientist.

Köprünün tahrip olmasıyla, yüzmekten başka yapacak bir şey yoktu.

With the bridge destroyed, there was nothing to do but swim.

Bilim adamları gökyüzünün mavi olmasıyla ilgili birçok açıklama ileri sürmüştür.

Scientists have come up with many explanations for why the sky is blue.