Translation of "Oğlanın" in English

0.009 sec.

Examples of using "Oğlanın" in a sentence and their english translations:

Oğlanın iştahı yoktu.

The boy didn't have an appetite.

Oğlanın oyuncakları banyoda.

The boy's toys are in the bathroom.

Oğlanın bir atı var.

The boy has a horse.

Oğlanın cebinde elma var.

There is an apple in the boy's pocket.

Şu oğlanın adı ne?

What's that boy's name?

Oğlanın bir gazetesi var.

The boy has a newspaper.

Sonra Socrates, bu köle oğlanın,

And then, Socrates decided to ask questions

O iki oğlanın kısa boylusudur.

He is the shorter of the two boys.

Çocuklar oğlanın doğum gününü kutluyorlar.

The children are celebrating the boy's birthday.

Her iki oğlanın otizmi var.

Both boys have autism.

O oğlanın adı Shintaro Wada.

That boy's name is Shintaro Wada.

Tom, üç oğlanın en küçüğüdür.

Tom is the youngest of the three boys.

Birisi bana bu oğlanın duyamadığını söyledi.

Someone told me that this boy cannot hear.

John iki oğlanın daha uzun olanıdır.

John is the taller of the two boys.

Üç oğlanın tümü aynı anda konuşuyorlardı.

All three boys were talking at once.

Bu oğlanın güçlü ve sağlıklı bir vücudu var.

This boy has a strong and healthy body.

- Sanırım oğlanın adı Tom.
- Sanırım çocuğun ismi Tom.

I think that boy's name is Tom.

Oğlanın tahta üzerinde bir kimyasal denklemi çözmesi istendi.

The boy was asked to solve a chemical equation on the board.

- Çocuğun bir bisikleti var.
- Oğlanın bir bisikleti var.

The boy has a bicycle.

On yedi yaşında bir oğlanın boyu genellikle babası kadardır.

A boy of seventeen is usually as tall as his father.

- O iki oğlanın uzun boylusu.
- İki çocuktan uzun olanı o.

He is the taller of the two boys.

- Tom üç çocuğun en büyüğü.
- Tom üç oğlanın en yaşlısı.

Tom is the oldest of the three boys.

- O çocuğun adını biliyor musun?
- O oğlanın adını biliyor musun?

Do you know that boy's name?

O bütün uzun güzel kahverengi saçlarını kesti ve bir oğlanın kıyafetlerini giydi.

She cut off all her beautiful long brown hair and dressed herself in boy's clothes.

- O çocuğun kim olduğunu bilmek istemiyor musun?
- O oğlanın kim olduğunu bilmek istemiyor musun?

Don't you want to know who that boy is?