Translation of "Makinem" in English

0.004 sec.

Examples of using "Makinem" in a sentence and their english translations:

- Bir çamaşır makinem yok.
- Çamaşır makinem yok.

- I don't have a washing machine.
- I haven't got a washing machine.

Zaman Makinem gitti!

The Time Machine was gone!

Çamaşır makinem bozuldu.

My washing machine broke.

Benim zaman makinem nerede?

Where is my time machine?

Bir tost makinem var.

I have a toaster.

Benim fotoğraf makinem sugeçirmez.

My camera is waterproof.

Nerede benim zaman makinem?

Where is my time machine?

Bir bulaşık makinem var.

I have a dishwasher.

Bu benim hesap makinem.

This is my calculator.

Evde bir Espresso makinem var.

At home I have an espresso maker.

Hesap makinem bir hata yaptı.

My calculator made a mistake.

Benim bir bulaşık makinem yok.

I don't have a dishwasher.

Benim yeni bir fotoğraf makinem var.

I got a new camera.

Benim bir pilav pişirme makinem yok.

I don't have a rice cooker.

- Bir dikiş makinem var ama onu çok nadir kullanıyorum.
- Bir dikiş makinem var ama onu nadiren kullanırım.

I have a sewing machine, but I rarely use it.

Evde çamaşır makinem yok ve bu yüzden çamaşır yıkamak için çamaşır odasına gitmek zorundayım.

I don't have a washing machine at home, and so I have to go to the washing room in order to do the laundry.