Translation of "Konmuş" in English

0.002 sec.

Examples of using "Konmuş" in a sentence and their english translations:

Başımıza konmuş bir ödül var.

There's a price on our heads.

Hala başımıza konmuş bir ödül var.

There's still a price on our heads.

Bir valizin içine konmuş ve evin altına gömülmüştü.

She'd been stuffed into a suitcase and buried underneath the house.

- Büyükanneme büyükbüyükbüyükannemin ismi verilmiş.
- Büyükanneme büyükannesinin adı konmuş.

My grandmother was named after my great-great-grandmother.