Translation of "Adı" in Hungarian

0.024 sec.

Examples of using "Adı" in a sentence and their hungarian translations:

- Onun adı Tom.
- Adı Tom.

A neve Tom.

Adı Torn.

A neve Torn,

- Annenin adı ne?
- Senin annenin adı ne?

Hogy hívják az édesanyádat?

"Hastalığının adı vitiligo.

„Önnek vitiligója van.

Adı Bob Osteen

Bob Osteent,

Onun adı Ken.

A neve Ken.

Kitabın adı ne?

Mi a címe a könyvnek?

Köpeğin adı Ken.

- A kutya neve Ken.
- A kutyát Kennek hívják.

Onun adı bilinmiyordu.

A neve ismeretlen volt.

Arkadaşının adı ne?

Mi a barátod neve?

Filmin adı ne?

Mi a film címe?

Annenin adı neydi?

Mi volt édesanyád neve?

Babanın adı neydi?

Mi volt édesapád neve?

Onun adı Mary.

A neve Mary.

Babanın adı ne?

Hogy hívják az édesapádat?

Kızınızın adı nedir?

- Mi a lányod neve?
- Mi a neve a lányodnak?

Onun adı nedir?

Mi a neve?

- Üstünde Tom'un adı yazıyor.
- Üzerinde Tom'un adı var.

Rajta van Tom neve.

Ona Mary adı konuldu.

Marinak keresztelték.

Onun adı tanıdık geliyor.

A neve ismerősen cseng.

Bu nehrin adı ne?

Mi a neve ennek a folyónak?

Senin atının adı ne?

Mi a neve a lovadnak?

Onun adı Tomoyuki Ogura.

Az ő neve Tomojuki Ogura.

Alman arkadaşımın adı Hans.

- A német barátomat Hansnak hívják.
- Hansnak hívják a német barátomat.

Tom'un adı kutunun üstündeydi.

Tom neve volt a dobozon.

Tom'un tam adı nedir?

Mi Tom teljes neve?

Şu kuşun adı ne?

Mi a neve ennek a madárnak?

Elizabeth'e halasının adı verildi.

Elizabethnek lett keresztelve, a nénikéje után.

Çalıştığın şirketin adı nedir?

Mi a neve a cégnek, ahol dolgozol?

Onun ablasının adı ne?

Hogy hívják a nővérét?

Bu çiçeğin adı nedir?

- Hogy hívják ezt a virágot?
- Hogy nevezik ezt a virágot?

Onun bir adı yok.

Nincs neve.

Bu caddenin adı nedir?

Mi a neve ennek az utcának?

Tekrar onun adı neydi?

Még egyszer hogy is hívják?

O kitabın adı nedir?

Mi a címe annak a könyvnek?

Bu meyvenin adı nedir?

Mi a neve ennek a gyümölcsnek?

Eşimin adı Lidia Zarębowa.

A feleségem neve Lidia Zarębowa.

Adamın adı Tom Jackson.

A férfi neve Tom Jackson.

Tom'un annesinin adı Mary'dir.

Tom anyjának a neve Mary.

Mary'nin kocasının adı ne?

- Mi Mária férjének a neve?
- Mi a neve Mária férjének?

O adamın adı ne?

Hogy hívják azt a férfit?

- Festivalde gördüğümüz kızın adı ne?
- Festivalde gördüğümüz kızın adı nedir?

Mi a neve a lánynak, akit a fesztiválon láttunk?

Columbia'da "düzenleyici odak" adı verilen

A Columbián hallottam egy szociális pszichológiai elméletről,

Sıradaki şarkının adı ise "Zabalaza,"

A következő dalunk címe: "Zabalaza",

Karanlık Enerji Ölçümü adı verilen

Tagja vagyok a Sötét Anyag Kutatócsoportnak,

Adamın adı Francisco Pizzaro idi.

A férfi neve Francisco Pizzaro volt.

- Onun adı nedir?
- İsmi ne?

Mi a neve?

Onun adı Tom, John değil.

A neve Tom, és nem John.

Onların erkek çocuğunun adı John.

- A fiuk neve John.
- A fiukat Johnnak hívják.

O takma adı nasıl aldın?

Hogyan kaptad ezt a becenevet?

Benim komşumun adı Tom Jackson.

A szomszédomat Tom Jacksonnak hívják.

Bu hayvanat bahçesinin adı ne?

Hogy hívják ezt az állatkertet?

Onların çocuklarına Edward adı verildi.

- Fiúgyermekük neve Edward volt.
- Fiúgyermeküket Edwardnak hívták.

- Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
- Onun adı çoğu kez aklıma gelmiyor.

- A nevét gyakran elfelejtem.
- A neve gyakran kimegy a fejemből.

- O kuşa ne denir?
- Şu kuşun adı ne?
- Bu kuşun adı ne?

- Hogy nevezik ezt a madarat?
- Hogy hívják ezt a madarat?

İlk olarak, bir alan adı sunucusuna,

Először is egy domain name szerveren,

İlk şarkının adı "Iyeza" anlamı "ilaç".

Előző dalom címe az volt: "Iyeza", ami azt jelenti: "orvosság".

Bebeğe dedesinin adı olan Alfred kondu.

A csecsemőt Alfrédnak keresztelték az anyai nagyapja után.

Çocuğa büyükannesinin anısına Sophia adı verildi.

A gyereket Sophiának nevezték el a nagymamája után.

Ona amcasının anısına Jim adı konuldu.

Jimnek nevezték el a nagybátyja után.

Onun adı kasabadaki herkes tarafından bilinmektedir.

A neve mindenki előtt ismert a városban.

Onun takma adı "Patates Kralı" ydı.

A Burgonyásnak hívták.

Bu benim kız kardeşim. Adı Julia.

Ez a nővérem. Júliának hívják.

Arkadaşımın gerçekten uzun bir adı var.

A barátomnak tényleg hosszú neve van.

Adı Tom Fisher olan çocuk budur.

- Ez a fiú itt a Fisher Tomi.
- Na, ez a gyerek a Fisher Tomi.

Adı ''takotsubo kardiyomiyopati'' veya ''kırık kalp sendromu,''

amelyet "takotsubo kardiomiopátiának" vagy "megtörtszív-szindrómának" hívnak,

Adı George'tu ve George herkesten nefret ederdi.

George-nak hívták és mindenkit utált.

Sonradan buna İran Yeşil Hareketi adı verildi.

a később Iráni Zöld Mozgalom néven ismertté vált tömörülést,

- Bebeğin adı Tom.
- Bebek Tom olarak çağrılıyor.

A babát Tamásnak hívják.

Vietnamlı bir arkadaşım var. Onun adı Tien.

Van egy vietnámi barátom. A neve Tiên.

Poirot'un adı sık sık yanlış telaffuz edilir.

Poirot nevét gyakran rosszul ejtik.

- Arkadaşının adı ne?
- Senin arkadaşının ismi ne?

Hogy hívják a barátodat?

Erkek kardeşinin adını unuttum; onun adı nedir?

Elfelejtettem a bátyád nevét. Hogy is hívják?

Cohh: İşte bu benim topluluğum; bunun adı Cohhilition.

Cohh: Ez itt az én közösségem, Cohhilition a neve.

- Onun adı dilimin ucunda.
- Onun adını hatırlamak üzereyim.

A neve a nyelvem hegyén van.

- Herkesin bir adı var.
- Herkesin bir ismi var.

Mindenkinek van neve.

- Bu sokağın adı ne?
- Bu sokağa ne denilir?

Mi ennek az utcának a neve?

Bu şiir adı bilinmeyen bir şair tarafından yazılmıştır.

Ezt a verset egy névtelen költő írta.

- Sanırım onun adı Tom.
- Onun adının Tom olduğunu düşünüyorum.

Azt hiszem, a neve Tom.

- Onun çocukluktaki takma adı neydi?
- Onun çocukluk lakabı neydi?

Mi volt a gyerekkori beceneve?

Magdalena'nın okulunda bir Türk öğrenci var. Onun adı Reşit.

Magdalena iskolájába jár egy török tanuló. A neve Reşit.

Bu gerçek, bizi kişiselleştirilmiş ilaç adı verilen bir şey düşünmeye itti.

Ez a felismerés miatt vettük fontolóra a személyre szabott orvoslást.

Hiçbir şirket adı, telefon numarası, e-posta adresi, posta adresi yoksa,

se cégnév, se telefonszám, se email, se postai cím –

Tom gazetelerin birini masadan aldı ve onun adı okununcaya kadar bekledi.

Tomi elvett egy újságot az asztalról, és várt, amíg szólították.

Kuyruklu yıldız adı "uzun saçlı" anlamına gelen Latince kelime Cometa'dan gelmektedir.

- Az üstökös (comet) név egy latin szóból, a cometa-ból származik, mely hosszú hajút jelent.
- Az üstökös angol neve (comet) a latin cometa szóból származik, ami hosszú hajút jelent.

Ateş böceği mürekkep balığı, fotofor adı verilen özel hücreleriyle kendi ışığını üretir.

A világító tintahalak fényüket önállóan gerjesztik speciális fénytermelő sejtekkel, a fotofórákkal.

- Dedesinin ismini almış olmalı.
- Ona dedesinin ismini vermiş olmalılar.
- Ona büyükbabasının adı verilmiş olmalı.
- Büyükbabasının adını almış olmalı.

Biztos a nagyapja után lett elnevezve.

"Anne bak, şurada oturan Tom." "Şşt! Öyle söyleyemezsin!" "Ama onun adı bu." "Eh, sessiz ol ve beni utandırma Anton!" "Tom, Tom, çilli bom!"

- Odass, anyu, ott ül Tomi! - Pszt! Ezt nem illik így mondani. - De hiszen úgy hívják! - Maradj csöndben, Antal, hallod, és ne égess! - Tomi, Tomi, egyiptomi!

Doktor bu sabah beni görmeye geldi. Onun adı Werner ama o bir Rus. Bunda şaşırtıcı hiçbir şey yok. Bir zamanlar Alman olan bir İvanov'u tanımıştım.

Reggel beugrott az orvos, hogy lásson. Wernernek hívják, de orosz. Semmi meglepő nincs ebben. Ismertem egyszer egy Ivanovot, aki német volt.