Translation of "Kendiniz" in English

0.009 sec.

Examples of using "Kendiniz" in a sentence and their english translations:

Hem kendiniz

to benefit yourself

Kendiniz deneyin.

Try it.

Kendiniz uygulamayın.

Don't exert yourself.

Kendiniz yapabilirsiniz.

You can make your own.

Kendiniz gidebilirdiniz.

You could've gone by yourself.

Kendiniz yapmalısınız.

You have to do that yourselves.

Kendiniz de gidebilirsiniz.

You may as well go yourself.

Öğretmenle kendiniz konuşmalısınız.

You should talk to the teacher yourself.

Onu kendiniz yapın.

- Do it yourself.
- Do it yourself!
- DIY.

Onu kendiniz deneyin.

Try it yourself.

Toplantıya kendiniz katılmalısınız.

You should attend the meeting yourself.

Gelip kendiniz arayın.

Come and look for yourself.

Onlara kendiniz sorabilirsiniz.

You can ask them yourself.

Bunu kendiniz yapabilmelisiniz.

You should be able to do that by yourself.

Bunu kendiniz yapın.

Do that by yourself.

Bunu kendiniz yapabilirsiniz.

You can do that yourself.

Kendiniz olmaktan korkmayın.

Don't be afraid to be yourselves.

Kendiniz yapmak zorundasınız.

You have to do it yourselves.

Çünkü kendiniz olmak devrimseldir.

Because being yourself is revolutionary.

Ya çevreyi kendiniz belirlersiniz

Or you determine the environment yourself

Sorunu kendiniz çözebilir misiniz?

Can you solve the problem by yourself?

Onu kendiniz mi yaptınız?

Did you make it by yourself?

Geri kalanı kendiniz düşünebilirsiniz.

You can think of the rest yourself.

Bunu kendiniz mi yaptınız?

Did you do this by yourself?

Neden konuyu kendiniz incelemiyorsunuz?

Why not look into the matter yourself?

Kendiniz için düşünmeye çalışın.

Try thinking for yourself.

Neden onu kendiniz yapmıyorsunuz?

Why don't you do that yourself?

Bunu kendiniz için alabilirsiniz.

You can keep this one for yourself.

Bana kendiniz öyle söylediniz.

You told me so yourself.

Bunu kendiniz yapmak zorundasınız.

You have to do it by yourself.

Kendi şansınızı kendiniz yaratın.

You make your own luck.

Sadece kendiniz için bakın.

Just look for yourself.

Bunu neden kendiniz yapmadınız?

Why didn't you do that by yourself?

Neden bunu kendiniz yapmıyorsunuz?

Why don't you do that by yourself?

Bunu neden kendiniz yapıyorsunuz?

Why are you doing that by yourself?

Aksine, kendiniz için anlam bulmakla,

Rather it's about finding meaning for yourself

Kendiniz ölene kadar cenneti göremezsiniz.

You cannot see heaven until you are dead yourself.

Sorunu kendiniz çözebileceğinizi düşünüyor musunuz?

Do you think you'll be able to solve the problem by yourself?

Bunu gerçekten kendiniz mi yapacaksınız?

Are you really going to do that by yourself?

Kendiniz için bir kitap seçin!

Pick a book for yourself!

Onu kendiniz yapmak zorunda değilsiniz.

You don't have to do that by yourself.

Bunu gerçekten kendiniz yapabilir misiniz?

Can you really do that by yourself?

Bunu kendiniz yapmanız gerekmiyor muydu?

Weren't you supposed to do that by yourselves?

Onu kendiniz yapmak zorunda kalacaksınız.

You're going to have to do that yourselves.

- Bunu kendiniz iletirseniz çok sevinirim.
- Bunu ona kendiniz iletirseniz çok memnun olurum.

I'd very much appreciate if you could tell him this yourself.

Bunu yaparken kendiniz için sormadığınızı hatırlayın.

When you do this, remember, you're not asking for yourself.

Onu kendiniz yapın ve hemen yapın.

- Do it yourself and that at once.
- Do it yourself and do it right away.

Hayatta en önemli şey kendiniz olmaktır.

The most important thing in life is to be yourself.

Mümkünse, gitmelisiniz ve meseleyi kendiniz incelemelisiniz.

If at all possible, you should go and look into the matter yourself.

Kendiniz için bir şeyler yapmaya çalışın.

Try to do things for yourself.

Bana inanmıyorsanız, gidin ve kendiniz görün.

If you don't believe me, go and see for yourself.

Onun hepsini kendiniz mi yemeyi planladınız?

Did you plan to eat all of that yourself?

O ağır bavulu kendiniz taşıyabilir misiniz?

Can you manage to carry that heavy suitcase by yourself?

Bize kendiniz hakkında bir şeyler söyleyin.

Please tell us something about yourself.

Bunu kendiniz yapacak kadar güçlü misiniz?

Are you strong enough to do that by yourself?

Kendiniz herhangi bir programlama yapıyor musunuz?

Do you do any programming yourself?

Onu kendiniz yapmayı denemeniz gerektiğini düşünmüyorum.

- I don't think you should try doing that by yourself.
- I don't think you should try to do that by yourself.
- I don't think that you should try doing that by yourself.

Muhtemelen bunu kendiniz yapmak istediğinizi biliyorum.

- I know you probably wanted to do that by yourself.
- I know that you probably wanted to do that by yourself.

- Kendiniz olun sadece.
- Doğal davranın sadece.

Just be yourselves.

Kendiniz için düşünmek ve çalışmak çok önemli.

It is very important to think for yourself and to study.

Daha derin bakmaya başladığınızda onu kendiniz bulacaksınız.

As you start to look deeper, you will find it out yourself.

Beş yıl içinde kendiniz için hayaliniz nedir?

What's your dream for yourself in five years?

En önemli şey kendiniz için düşünme yeteneğidir.

The most important thing is the ability to think for yourself.

Onu kendiniz yaparsanız daha iyi olmaz mı?

Wouldn't it be better if you did that by yourself?

Lütfen kendiniz hakkında daha fazla bilgi verin.

Please tell me more about yourself.

Kendiniz için zamana ihtiyacınız olduğunda nereye gidersiniz?

Where do you go when you need time to yourself?

Bir dili iyi öğrenmek istiyorsanız onu kendiniz öğrenin.

If you want to learn a language well, learn it yourself.

Tüm sorunlarınız kalbinizde yoğunlaşmıştır, bu nedenle kendiniz incelemelisiniz.

All your problems are concentrated in your heart, so you just need to examine yourself.

Bunu kendiniz yapmanız muhtemelen daha ucuza mal olurdu.

It would probably be cheaper to do that yourself.

- Onu kendiniz için mi yaptınız?
- Onu kendin için mi yaptın?

Did you make it for yourself?

- Kendin yap.
- Kendiniz yapın.
- Tek başına yap.
- Kendi kendine yap.

Do it by yourselves.

Bir cümle, bunun gibi hiç kimseye ait olmadığında, onu kendiniz düzeltebilirsiniz.

When a sentence is not owned by anyone, like this one, you can correct it yourself.

Başkalarının hatalarından ders alın. Onların hepsini kendiniz yapacak kadar uzun yaşayamazsınız.

Learn from the mistakes of others. You can never live long enough to make them all yourself.

- Bunu kendiniz mi yaptınız gerçekten?
- Bunu sahiden kendi başınıza mı yapmıştınız?

Did you really do that by yourselves?

Sana bir ebeveyne ya da bir öğretmene söyletmek yerine, kendiniz için bir şeyler öğrenin.

Find things out for yourself instead of having a parent or a teacher tell you.

Özgürlük sadece size verilen bir şey değil. Bunun için savaşmanız ve kendiniz ele geçirmeniz gerekir.

Freedom isn't something that's just given to you. You have to fight for it and seize it yourself.