Translation of "Kattı" in English

Kahveye süt kattı.

She added milk to the coffee.

O, repertuvarına fıkra kattı.

He incorporated the joke into his repertoire.

O, kahvesine şeker kattı.

He added sugar to his coffee.

Kahveye biraz şeker kattı.

He added a little sugar to the coffee.

Biri onun içeceğine alkol kattı.

Someone spiked her drink.

Mary kendine bir çay kattı.

Mary poured herself a cup of tea.

O, sorunumuza yeni bir boyut kattı.

That adds a new dimension to our problem.

ABD 1845'te Teksas'ı topraklarına kattı.

The United States annexed Texas in 1845.

Tom Mary'nin içkisine uyuşturucu ilaç kattı.

Tom drugged Mary's drink.

Onun gösterdiği fotoğraf onun hikayesine renk kattı.

The photo he showed added color to his story.

Baldızı Aimée Leclerc ile evlenmeye teşvik ederek Davout'u Birinci Konsolos'un geniş ailesine kattı.

Pauline Bonaparte’s sister-in-law, bringing  Davout within the First Consul’s extended family.

- Tom çorbayı koyulaştırmak için buğday ekledi.
- Tom çorbanın kıvamını arttırmak için bulgur kattı.

Tom added wheat to thicken the soup.

- O, çayına biraz şeker ve süt kattı.
- O çayına biraz şeker ve süt ekledi.

He added a little sugar and milk to his tea.