Translation of "Kahvaltı" in English

0.013 sec.

Examples of using "Kahvaltı" in a sentence and their english translations:

Kahvaltı!

Breakfast!

Kahvaltı hazır.

Breakfast is ready.

Kahvaltı vaktiydi.

It was time for breakfast.

Kahvaltı edelim.

Let's have breakfast.

Kahvaltı zamanıydı.

It was time for breakfast.

Kahvaltı yapmalıydım.

- I should've eaten breakfast.
- I should have eaten breakfast.

Kahvaltı sağlanacaktır.

Breakfast will be provided.

Kahvaltı yap.

Have breakfast.

Kahvaltı yedik.

We had breakfast.

Kahvaltı hazırladım.

I made breakfast.

Kahvaltı hazırlıyorum.

I'm making breakfast.

Kahvaltı yiyorum.

- I'm eating breakfast.
- I'm having breakfast.

- Biz kahvaltı yapıyoruz.
- Biz kahvaltı ediyoruz.

- We are having breakfast.
- We're having breakfast.

- O, kahvaltı hazırladı.
- O kahvaltı hazırladı.

He made breakfast.

- Tom kahvaltı yaptı.
- Tom kahvaltı etti.

Tom made breakfast.

- Kahvaltı saat dokuz buçuktadır.
- Kahvaltı dokuz buçukta.

Breakfast is at half past nine.

- Sekizde kahvaltı yapacağız.
- Saat sekizde kahvaltı yapacağız.

- We will have breakfast at eight o'clock.
- We'll have breakfast at eight o'clock.

- Seninle kahvaltı yemek istiyorum.
- Seninle kahvaltı yapmak istiyorum.
- Sizinle kahvaltı yapmak istiyorum.

- I would like to eat breakfast with you.
- I'd like to eat breakfast with you.

Meg kahvaltı hazırlıyor.

Meg is preparing breakfast.

Kahvaltı ücrete dahildir.

The breakfast is included in the charge.

Kahvaltı yapmış mıydın?

- Have you eaten breakfast yet?
- Did you have breakfast?
- Have you had breakfast?
- Have you had breakfast yet?
- Have you already eaten breakfast?
- Have you already had breakfast?
- Have you eaten breakfast already?

Kahvaltı neleri kapsıyor?

What does breakfast include?

Kahvaltı yaptın mı?

- Have you eaten breakfast yet?
- Have you had breakfast?
- Have you had breakfast yet?
- Have you already eaten breakfast?
- Have you already had breakfast?

McDonald's'taki kahvaltı nasıldır?

How's the breakfast at McDonald's?

O, kahvaltı hazırlıyor.

- She's getting breakfast ready.
- She is getting breakfast ready.

Kahvaltı hazır mı?

Is breakfast ready?

Kahvaltı saat kaçtadır?

What time is breakfast?

O, kahvaltı yemelidir.

She should eat breakfast.

Pijamalarımla kahvaltı yaptım.

I ate breakfast in my pajamas.

Bu bir kahvaltı.

This is a breakfast.

Annem kahvaltı pişiriyor.

My mother is cooking breakfast.

Annem kahvaltı hazırlıyor.

My mother is preparing breakfast.

Keşke kahvaltı yapsaydım.

I wish I had eaten breakfast.

Kahvaltı hazırlayacağımı düşündüm.

- I thought I'd make breakfast.
- I thought that I'd make breakfast.

Ben kahvaltı yemem.

- I don't eat breakfast.
- I do not eat breakfast.

Kahvaltı ister misin?

Do you want breakfast?

Kahvaltı yapman gerekiyor.

You need to have breakfast.

Tom kahvaltı hazırlıyor.

- Tom is making breakfast.
- Tom's cooking breakfast.
- Tom is getting breakfast ready.

Tom kahvaltı yaptı.

- Tom made breakfast.
- Tom had breakfast.

Sana kahvaltı hazırladım.

- I prepared breakfast for you.
- I made you breakfast.

Odamda kahvaltı istiyorum.

I want breakfast in my room.

Bugün kahvaltı yemeyeceğim.

I won't eat breakfast today.

Biraz kahvaltı alacağım.

I'm going to get some breakfast.

Kahvaltı servis edilir.

Breakfast is served.

O kahvaltı hazırladı.

He made breakfast.

O, kahvaltı hazırladı.

She made breakfast.

Mary kahvaltı hazırladı.

Mary made breakfast.

Biz kahvaltı hazırladık.

We made breakfast.

Onlar kahvaltı hazırladı.

They made breakfast.

O kahvaltı yaptı.

- He had breakfast.
- She had breakfast.

Mary kahvaltı yaptı.

Mary had breakfast.

Tom kahvaltı hazırlıyordu.

Tom was preparing breakfast.

Kahvaltı yapmayacak mısınız?

Aren't you going to eat breakfast?

Hadi, kahvaltı yapalım.

Come on, let's get breakfast.

Kahvaltı dahil mi?

- Does that include breakfast?
- Is breakfast included?

Kahvaltı servis edilecektir.

Breakfast will be served.

Tom kahvaltı pişiriyor.

- Tom's cooking breakfast.
- Tom is cooking breakfast.

Kahvaltı yemek istiyorum.

I would want to eat breakfast.

Sanırım kahvaltı yapacağım.

I think I'll have breakfast.

Sabahları kahvaltı ederiz.

We have breakfast in the morning.

Birlikte kahvaltı yapmalıyız.

We should have breakfast together.

Ben kahvaltı yapıyorum.

- I'm eating breakfast.
- I'm having breakfast.

Annem kahvaltı hazırladı.

My mother prepared breakfast.

Tom kahvaltı pişirdi.

- Tom cooked breakfast.
- Tom was the one who cooked breakfast.

Tom kahvaltı yiyor.

Tom is eating breakfast.

Tom kahvaltı yapmaz.

Tom doesn't eat breakfast.

Sana kahvaltı hazırlayacağım.

- I'll make you breakfast.
- I'll make breakfast for you.

Kahvaltı için teşekkürler.

Thank you for breakfast.

Tom kahvaltı yemeli.

Tom should eat breakfast.

Kahvaltı yemen gerekiyor.

You need to eat breakfast.

Ben kahvaltı hazırlıyorum.

I'm preparing breakfast.

Ben kahvaltı pişirdim.

I cooked breakfast.

Leyla kahvaltı ediyordu.

Layla was having breakfast.

Gerçekten kahvaltı yemeliydim.

- I really should've eaten breakfast.
- I really should have eaten breakfast.

Tom kahvaltı yedi.

Tom ate breakfast.

Tom kahvaltı yemeliydi.

- Tom should've eaten breakfast.
- Tom should have eaten breakfast.

Genelde kahvaltı yapmam.

I don't usually eat breakfast.

Tom kahvaltı yemedi.

Tom didn't eat breakfast.

Tom kahvaltı istemedi.

Tom didn't want breakfast.