Translation of "Kızdığı" in English

Mary'nin kızdığı Tom değildi.

It wasn't Tom that Mary was angry with.

Tom kızdığı için Mary'yi suçlamıyor.

- Tom doesn't blame Mary for getting angry.
- Tom doesn't blame Mary for being mad.

Tom kızdığı için Mary'yi suçlayamaz.

Tom can't blame Mary for being angry.

Tom kızdığı için gerçekten Mary'yi suçlayamıyor.

Tom can't really blame Mary for getting angry.

" O kızdığı zaman bir kaplandır " sözü metafora bir örnektir.

"He's a tiger when he's angry" is an example of metaphor.

Onun nasıl kızdığı önemli değil, o asla şiddete başvurmaz.

No matter how angry he was, he would never resort to violence.