Translation of "Kızamık" in English

Geçenlerde kızamık oldu.

He had three-day measles the other day.

O kızamık oldu.

She has the measles.

Tom kızamık çıkardı.

Tom has the measles.

Kızamık oldukça tehlikeli olabilir.

Measles can be quite dangerous.

Kızamık virüsü çok bulaşıcıdır.

- The measles virus is super contagious.
- The measles virus is very contagious.

Avrupa'da kızamık salgını var.

There's a measles outbreak in Europe.

Çok kızamık salgını oldu mu?

Have there been many outbreaks of the measles?

Tom dört yaşındayken kızamık geçirdi.

When Tom was four, he had measles.

- Kızamık aşısı neredeyse yüzde yüz etkilidir.
- Kızamık aşısının tutma oranı neredeyse %100'dür.

The measles vaccine is almost 100% effective.

Kızamık bildiğimiz en bulaşıcı hastalıklardan biridir.

Measles is one of the most contagious diseases we know.

Aşk kızamık gibidir - herkesin onu yaşaması gerekiyor.

- Love is like the measles; we all have to go through it.
- Love is like the measles. We all have to go through it.
- Love is like measles - everyone should experience it.

Aşk kızamık gibidir. Hepimiz ona katlanmak zorundayız.

Love is like the measles. We all have to go through it.

Aşk kızamık gibidir, hepimiz onu çekmek zorundayız.

Love is like the measles; we all have to go through it.

Bu şimdiye kadar gördüğüm en kötü kızamık vakası.

This is the worst case of the measles I've ever seen.