Translation of "Edemeyeceğimi" in English

0.008 sec.

Examples of using "Edemeyeceğimi" in a sentence and their english translations:

- Yardım edebilip edemeyeceğimi bilmiyorum.
- Yardım edip edemeyeceğimi bilmiyorum.

I don't know if I can help.

Sana yardım edemeyeceğimi anlamalısın.

You must realize that I can't help you.

Yardım edebilip edemeyeceğimi bilmiyorum.

I don't know if I can help or not.

Sana yardım edemeyeceğimi söyledim.

I told you I can't help you.

Yardım edip edemeyeceğimi göreceğiz.

I'll see if I can't help out.

Yardım edebilip edemeyeceğimi göreceğim.

I'll see if I can help.

Yardım edebilip edemeyeceğimi görelim.

Let's see if I can help.

Sana yardım edemeyeceğimi söylediğime üzgünüm.

- I am sorry to say that I cannot help you.
- I'm sorry to say I can't help you.
- I'm sorry to say that I can't help you.

Bunu idare edemeyeceğimi düşünüyor musun?

Do you think I can't handle this?

Bu kitabı tercüme edebilip edemeyeceğimi bilmiyorum.

I don't know whether I can translate this book or not.

Biri bana oraya park edemeyeceğimi söyledi.

Someone told me that I couldn't park there.

Ona yardım edemeyeceğimi telefonda Tom'a söyledim.

I told Tom on the phone I can't help him.

Tom'a yardım edip edemeyeceğimi merak ediyorum.

- I wonder whether I could help Tom.
- I wonder if I could help Tom.

Pazartesi günü sana yardım edebilip edemeyeceğimi bilmiyorum.

I don't know if I'll be able to help you on Monday.

Burada kalacağım ve yardım edebilip edemeyeceğimi göreceğim.

I'm going to stay here and see if I can help.

Tom bana Mary'ye yardım edebilip edemeyeceğimi sordu.

Tom asked me if I could help Mary.

Tom'u işi yapması için ikna edip edemeyeceğimi görelim.

Let's see if I can convince Tom to do the job.

Boston'da olduğum sürece, Tom'u ziyaret edip edemeyeceğimi anlamaya çalışacağım.

As long as I'm going to be in Boston, I'll try to see if I can visit Tom.

Tom bana partiden sonra kalıp kalamayacağımı ve ona temizlik yapmak için yardım edip edemeyeceğimi sordu.

Tom asked me if I could stay and help him clean up after the party.