Translation of "Binadan" in English

0.016 sec.

Examples of using "Binadan" in a sentence and their english translations:

Tom binadan çıktı.

Tom came out of the building.

Binadan ayrılmam gerekmiyor.

I'm not supposed to leave the building.

Elvis binadan ayrıldı.

Elvis has left the building.

Tom binadan ayrıldı.

Tom left the building.

Bu binadan ayrılmayacaksınız.

You are not to leave this building.

Çöpü binadan çıkarın.

Get the rubbish out of the building.

Tom güvenlik görevlileri tarafından binadan binadan dışarıya eşlik edildi.

Tom was escorted out of the building by security guards.

Tom binadan hiddetle ayrıldı.

Tom stormed out of the building.

Tom henüz binadan ayrılmadı.

Tom hasn't left the building yet.

Tom binadan dışarıya koştu.

Tom hurried out of the building.

Binadan çıkmak zorunda kalacak.

He'll have to leave the building.

Biz binadan bütün limanı görebiliriz.

We can see the whole harbor from the building.

Onlar benim binadan ayrıldığımı gördüler.

They saw me leaving the building.

Yanan binadan kaçabilen tek kişisin.

You're the only one who was able to escape from the burning building.

Tom binadan ayrılmak zorunda kalacak.

Tom will have to leave the building.

Çöken binadan birçok felaketzede kurtarıldı.

Many survivors were rescued from the collapsed building.

Dan yüksek bir binadan atıldı.

Dan was thrown off a tall building.

Tom ayrılmadan önce binadan ayrıldım.

I left the building before Tom did.

Akşam yedi gibi binadan ayrıldı.

He left the building at about 7 p.m.

Tom binadan ayrıldı ve caddede yürüdü.

Tom left the building and walked down the street.

O, yaklaşık akşam altıda binadan ayrıldı.

He left the building at about 6 p.m.

Biz akşam yaklaşık altıda binadan ayrıldık.

We left the building at about 6 p.m.

Kimsenin bu binadan çıkmasına izin verme.

Don't let anyone leave this building.

Kimsenin bu binadan çıkmasına izin verilmiyor.

No one is allowed to leave this building.

Rüyamda, seni yüksek bir binadan düşerken gördüm.

In my dream, I saw you falling from a tall building.

Bir ev sadece bir binadan daha fazlasıdır.

A home is more than a mere building.

Fadıl 8 katlı binadan atlayarak kendini öldürdü.

Fadil killed himself by jumping off an 8-storey building.

- Binadan hiç çıkmadım.
- Binayı hiç terk etmedim.

I never left the building.

Yanan binadan kurtarılacak kadar iyi bir talihe sahipti.

He had the good fortune to be rescued from the burning building.

İnsanlar çığlık atarak yanan binadan koşarak dışarıya çıktı.

People came running out of the burning building, screaming.

Tom ve Mary acele ile binadan dışarı yürüdü.

Tom and Mary walked out of the building in a hurry.

Ben akşam yaklaşık saat 6'da binadan ayrıldım.

I left the building at about 6 p.m.

O, akşam yaklaşık saat 6'da binadan ayrıldı

She left the building at about 6 p.m.

Onlar akşam yaklaşık saat 6'da binadan ayrıldılar.

They left the building at about 6 p.m.

Tom yanan bir binadan bir çocuğu kurtarmaya çalışırken öldü.

Tom died trying to save a child from a burning building.

Bu sabah işten kovuldum. Geldiği zaman da hep üst üste gelir ya, ofisin bulunduğu binadan çıkmamla beraber arabamın da çalınmış olduğunu gördüm.

I got fired from my job this morning. But, when it rains it pours, and upon coming out of the office building I found that someone had stolen my car.