Translation of "Ayrıntılı" in English

0.026 sec.

Examples of using "Ayrıntılı" in a sentence and their english translations:

Lütfen ,ayrıntılı açıklayın.

Please explain in detail.

Bu çok ayrıntılı.

It's very detailed.

Açıklaması çok ayrıntılı.

Her explanation is very elaborate.

- Kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.
- Kuralları ayrıntılı bir şekilde açıkladı.

He explained the rules in detail.

- Ayrıntılı bilgi için tıklayınız.
- Ayrıntılı bilgi için burayı tıklayın.

Click here for details.

çünkü ayrıntılı kayıtlar bıraktılar.

because they left a detailed record of it.

Plan ayrıntılı olarak tartışıldı.

The plan was discussed in detail.

Planlarını ayrıntılı olarak açıkladı.

He explained his plans in detail.

Tom'a ayrıntılı talimatlar verdim.

I gave Tom detailed instructions.

Ayrıntılı bir rapor bekliyorum.

I expect a detailed report.

Bu liste ayrıntılı değildir.

- This list is not exhaustive.
- This list isn't exhaustive.

Ayrıntılı bir araştırma yaptık.

We've done an exhaustive investigation.

Kazayı ayrıntılı olarak açıklayın.

Describe the accident in detail.

Tom ayrıntılı olarak yanıtladı.

Tom answered in detail.

Radyo haberleri ayrıntılı olarak yayınlıyor.

The radio broadcast the news in detail.

Mayuko kuralları ayrıntılı olarak açıkladı

Mayuko explained the rules in detail.

Lütfen bana ayrıntılı planınızı gösterin.

Please show me your detailed plan.

Onu daha ayrıntılı açıklar mısın?

Could you explain it in more detail?

Konuyu daha ayrıntılı kontrol edeceğim.

I'll check further into the matter.

Şu kazayı ayrıntılı olarak anlatın.

Describe that accident in detail.

O, olayı ayrıntılı olarak anlattı.

He described the scene in detail.

Onun teorisi ayrıntılı soruşturmaya dayanmaktadır.

- His theory is based on careful research.
- His theory is based on elaborate investigation.

O, uçuşu ayrıntılı olarak anlattı.

- He described the robbery in detail.
- He described the flight in detail.

Tom ayrıntılı bir açıklama istiyor.

Tom wants a detailed explanation.

O gerçekleri ayrıntılı olarak açıkladı.

He explained the facts at length.

O, soygunu ayrıntılı olarak anlattı.

He described the robbery in detail.

Bunu ayrıntılı bir şekilde konuşabiliriz.

We can talk this through.

Tom ayrıntılı olarak konuyu açıkladı.

Tom explained the matter in detail.

Ben nedeni ayrıntılı olarak açıkladım.

I explained the reason in detail.

O, onu ayrıntılı olarak açıkladı.

He explained it in detail.

Tom kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom explained the rules in detail.

Onu ayrıntılı olarak inceleyebilir misiniz?

Can you elaborate on that?

Lütfen talimatları ayrıntılı olarak okuyun.

Please read the instructions in detail.

Sorunu seninle ayrıntılı olarak görüşeceğim.

I will discuss the question with you in detail.

O, kazayı ayrıntılı olarak açıkladı.

He described the accident in detail.

O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı.

He described the incident in detail.

Tom ayrıntılı bir cevap verdi.

Tom gave a detailed answer.

Tom planını ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom explained his plan in detail.

Tom sorunu ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom explained the problem in detail.

Talimatlar genellikle çok ayrıntılı değildir.

The instructions aren't usually so detailed.

- Tom polise ayrıntılı bir açıklama yaptı.
- Tom polise ayrıntılı bir ifade verdi.

Tom gave the police a detailed statement.

- Tom tüm bunları ayrıntılı olarak açıklayabilir.
- Tom bütün bunları ayrıntılı olarak açıklayabilir.

Tom can explain all this in detail.

Onu daha ayrıntılı olarak açıklayabilir misiniz?

Would you explain it in more detail?

Lütfen bana hikayeyi ayrıntılı olarak anlat.

Please tell me the story in detail.

O, kazaya ayrıntılı bir açıklama getirdi.

He gave a detailed description of the accident.

Önümüzdeki hafta onu ayrıntılı olarak açıklayacağım.

I'll explain it in detail next week.

Onu daha sonra ayrıntılı olarak açıklayacağım.

I'll explain it in more detail later.

Tom çok ayrıntılı bir tanım yazdı.

Tom wrote a very detailed description.

Tom Mary'ye kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom explained the rules to Mary in detail.

Daha ayrıntılı bir haritaya ihtiyacım var.

I need a more detailed map.

Tom çok ayrıntılı bir rapor yazdı.

Tom wrote a very detailed report.

Ayrıntılı açıklaman için sana teşekkür ederim.

Thank you for your detailed explanation.

Bizim ayrıntılı bir makbuza ihtiyacımız var.

We need an itemized receipt.

Her adıma daha ayrıntılı olarak bakalım.

Let's look at each step in more detail.

Lütfen onu daha ayrıntılı açıklayabilir misin?

Can you please explain that in more detail?

Bu alan için ayrıntılı haritalar çizilmedi.

Detailed maps for this area have not been drawn.

Bunu ayrıntılı olarak açıklayacak zamanım yok.

I have no time to explain this in detail.

Yeni teorinizi daha ayrıntılı anlatabilir misiniz?

Could you enlarge on your new theory?

Ayrıntılı olarak açıklamak için zaman yok.

There isn't time to explain in detail.

Son bölümü ayrıntılı olarak açıklar mısın?

Will you explain the last part in detail?

Polis ayrıntılı gizli bir operasyon hazırladı.

The police prepared an elaborate sting operation.

Havacılık uzmanı, istatistikleri ayrıntılı olarak analiz etti.

The aviation expert analyzed the statistics in detail.

Ayrıntılı bir biçimde açıklamak için vaktim yok.

I don't have time to explain in detail.

Onu bana daha ayrıntılı olarak açıklamanı istiyorum.

I want you to explain it to me in more detail.

Tom seyahatleri hakkında ayrıntılı olarak konuşmayı sever.

Tom loves to talk about his travels in great detail.

Burada o, talihsizliğini ayrıntılı olarak anlatmaya başladı.

Here he began to recount his misfortune in detail.

Tom onun nasıl yapılacağını ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom explained in detail how to do it.

Birisi bunu bana ayrıntılı olarak açıklayabilir mi?

Can someone explain it to me in detail?

Bunun nasıl olduğunu bana ayrıntılı olarak açıkla!

Explain to me in detail how it happened.

Polis ayrıntılı aramaları üstlendi ama cesedini bulamadı.

The police undertook exhaustive searches but failed to find the body.

Bu konunun ayrıntılı olarak ele alınması gerekir.

This subject should be discussed in detail.

Durumla ilgili ayrıntılı açıklaman benim anlamamı sağladı.

Your detailed explanation of the situation has let me see the light.

Tom Mary'ye çok ayrıntılı bir cevap verdi.

Tom gave Mary a very detailed answer.

Sami, Leyla ile ilişkisini ayrıntılı olarak anlattı.

Sami detailed his relationship with Layla.

- Tom Mary'ye bunun nasıl çalıştığını ayrıntılı olarak anlattı.
- Tom, Mary'ye bunun nasıl çalıştığının ayrıntılı açıklamasını verdi.

Tom gave Mary a detailed explanation of how it worked.

Büyük kutular, hayvanlar gibi daha ayrıntılı sahne gereçlerine

I'll work my way up to more elaborate stage productions

Bugün ayrıntılı olarak bakmak istediğim şey de bu.

And it's this that I want to look at in more detail today.

Elektrikli bilgisayarlar, yöneticilere ayrıntılı ve güncel bilgileri sağlar.

- They would arm administrators with so much detailed and up to date information.
- Electric computers provide managers with detailed, up-to-date information.

Daha ayrıntılı olarak bunun üzerine tekrar gitmek istiyorum.

I want to go over it again in more detail.

Bu konuyu gelecek toplantıda daha ayrıntılı olarak görüşmeliyiz.

We should discuss this topic in more detail at the next meeting.

Daha sonra bunun hepsini daha ayrıntılı olarak açıklayacağım.

I'm going to explain all this in more detail later.

Polis tanığa kazanın nasıl olduğunu ayrıntılı olarak açıklattı

The police made the witness explain in detail how the accident had happened.

Tom ayrıntılı olarak açıkladı ama ben tamamen anlamadım.

Tom explained in detail, but I didn't quite understand.

Dan bütün parasını nasıl kaybettiğini ayrıntılı olarak açıkladı.

Dan explained in detail how he lost all his money.

Büyücünün duman ve aynalar kullanması ayrıntılı bir cepheydi.

The magician's use of smoke and mirrors was an elaborate facade.

- Tom'un açıklaması çok ayrıntılı.
- Tom'un açıklaması özenle hazırlanmış.

Tom's explanation is very elaborate.

İsimsizlik veya ayrıntılı referans, her ikisi de iyidir.

Anonymity or detailed reference are both fine.

Tom, Mary'ye bunu nasıl yapacağınıı ayrıntılı olarak açıkladı.

Tom explained to Mary in detail how to do that.

Emirlikler ekonominin canlanması için ayrıntılı bir plan geliştirdi. Sadece

independence, the Emirates developed an elaborate plan for the revival of the economy. Not

Onu bir kez daha biraz daha ayrıntılı açıklar mısın?

Would you mind explaining that once more in a little more detail?

Tom ayrıntılı olarak açıkladı ama benim bir fikrim yoktu.

Tom explained in detail but I don't understand it.

Tom bunun hakkında son derece ayrıntılı bir rapor yazdı.

Tom has written an extremely detailed report about this.

Eğer benim evime gelirsen, hikayeyi sana ayrıntılı olarak anlatacağım.

If you come to my house, I will tell you the story in detail.

Onu sana ayrıntılı olarak açıklamak için yeterli zamanım yok.

I don't have enough time to explain that to you in detail.

Biz teklifinizi daha ayrıntılı inceledikten sonra cevabımızı size vereceğiz.

I'll give you our answer after we go into your proposal in greater detail.

Tom, Mary'ye bunu nasıl yapacağına dair ayrıntılı talimatlar verdi.

Tom gave Mary detailed instructions on how to do that.