Translation of "İstediği" in English

İstediği yasayı çıkarttırabiliyor

He can enact the law he wants

İstediği suçunu affettirtebiliyor

He can forgive his wanted crime

Patronun istediği bu.

That's what the boss wants.

İstediği bu mudur?

Is that what he wants?

Tom'un istediği budur.

That's what Tom wanted.

Tom'un istediği neydi?

What was it Tom wanted?

Olmasını istediği gibi.

like he wanted it to be.

Hükümetin istediği bu.

That's what the government wants.

Bu Tom'un istediği.

- It's what Tom wanted.
- That's what Tom wanted.
- This is what Tom wanted.
- That was what Tom wanted.

Tom'un istediği nedir?

What is it that Tom wants?

İstediği şeyi aldı.

She took what she wanted.

İstediği rengi seçebilir.

He may choose whichever color he likes.

- Tom'un istediği gibi yapmam gerekiyor.
- Tom'un istediği gibi yapmalıyım.

I must do as Tom wishes.

Eşinden boşanmak istediği için

Because he wants to divorce his wife

Neden tırmanmak istediği sorulmuştu.

was asked why did he want to climb it.

Şairin söylemek istediği açıktı.

It was clear what the poet wanted to say.

Bu, Tom'un istediği şey.

It's what Tom would want.

İstediği gibi zaman harcadı.

He took his time.

Tom istediği şeye sahip.

Tom got what he wanted.

Tom istediği kadar yiyebilir.

Tom can eat as much as he wants.

Bu hepimizin istediği şey.

That's what we all want.

Tom'un demek istediği buydu.

That was what Tom meant.

Tom'un görmek istediği neydi?

What was it Tom wanted to see?

İstediği bilgiyi Tom'a faksladım.

I faxed Tom the information he asked for.

Tom'a istediği şeyleri verdim.

I gave Tom the things he wanted.

Tom'a istediği silahları verdim.

I gave Tom the weapons he wanted.

Tom'un söylemek istediği bu.

That's what Tom meant.

Tom istediği kitabı alamadı.

Tom couldn't get the book he wanted.

Tom'un istediği bu mu?

Is that what Tom wanted?

Bu Tom'un istediği şeydi.

- It's what Tom would've wanted.
- It's what Tom would have wanted.

Tom'un istediği gibi yap.

Do as Tom asks.

Tom'un istediği bu değil.

- That's not what Tom is asking.
- That isn't what Tom is asking.

Onların tüm istediği budur.

That's all they wanted.

Tom'un istediği bu mudur?

Is that what Tom wants?

Tom istediği sürece kalabilir.

- Tom can stay as long as he wants to.
- Tom can stay as long as he likes.

Yapmamı istediği şeyi yaptım.

I did that which she asked me to do.

Herkesin istediği bu mu?

Is that what everybody wants?

Tom'a istediği parayı vermeyeceğiz.

- We're not going to give Tom the money he asked for.
- We're not going to give Tom the money that he asked for.
- We aren't going to give Tom the money that he asked for.
- We aren't going to give Tom the money he asked for.

Tom istediği yere gidebilir.

Tom may go wherever he wants.

O istediği yere oturur.

He sits wherever he wants to.

O, Tom'un istediği şey.

That's what Tom wants.

Tom'da Mary'nin istediği var.

Tom has what Mary wants.

Hükümetin istediği bu mu?

Is that what the government wants?

Tom istediği yerde oturabilir.

Tom can sit wherever he likes.

İstediği zaman yeniden gelebilir.

She can come along again anytime.

Bu Tom'un istediği değil.

This isn't what Tom wanted.

O, Tom'un istediği şeydi.

That was what Tom wanted.

Tom istediği şeyi yapabilir.

Tom can do what he likes.

Tom'un bilmek istediği budur.

That's what Tom wants to know.

Tom'un yapmak istediği neydi?

What was it Tom wanted to do?

Tom'un yapmak istediği nedir?

What is it that Tom wants to do?

Tom'un gitmek istediği neresidir?

Where is it that Tom wants to go?

Tom'un konuşmak istediği kim?

Who is it that Tom wants to talk to?

Tom'un yemek istediği nedir?

What is it that Tom wants to eat?

Tom istediği gibi yapabilir.

Tom may do as he likes.

Tom istediği işi alamadı.

Tom couldn't get the job he wanted.

Tom, Mary'nin istediği adamdır.

Tom is the guy that Mary wanted.

Tom istediği işi aldı.

Tom got the job he wanted.

Tom istediği şeyi almadı.

Tom didn't get what he wished for.

Herkesin istediği şey bu.

That's all anyone ever wanted.

Tom'un istediği gibi yapacağız.

We'll do as Tom wishes.

Tom'un yapmamı istediği buydu.

This is what Tom would want me to do.

Kadınların istediği şey budur.

That's what women want.

Leyla istediği şeyi söyledi.

Layla said what she wanted.

Leyla'nın bütün istediği aşktı.

All Layla wanted was love.

Tom istediği şeyi alabildi.

- Tom was able to buy what he needed.
- Tom could buy what he needed.

Tom istediği şeyi alamadı.

- Tom couldn't buy what he needed.
- Tom couldn't get what he wanted.

Tom istediği kişiyle konuşabilir.

- Tom may talk to whoever he wants.
- Tom may talk to whoever he wants to.

İstediği bilgiyi Tom'a vermedim.

I didn't give Tom the information he requested.

Tom'un istediği kadar kalmayacağım.

I won't stay as long as Tom will.

Tom'un bütün istediği gerçektir.

All Tom wants is the truth.

Tom'a istediği tutarı öderim.

I pay Tom whatever the amount he asks for.

- Yolunu buldu.
- İstediği oldu.

He got his way.

- Mary'ye istediği her şeyi ver.
- Mary'ye istediği her şeyi verin.

Give Mary everything she asks for.

- İşler Tom'un istediği gibi gitmedi.
- İşler Tom'un istediği biçimde gitmedi.

- Things didn't go the way Tom wanted.
- Things didn't go the way Tom wanted them to.

Tadını çıkar, istediği kadar baksın

drink it in, stare all you want,

İstediği her şeyi almaya çalıştı.

She tried to get whatever she wanted.

Şanslıydı ki istediği okula girdi.

She had the good fortune to get into the school she wanted to.

İstediği her şeyi ona verir.

He gives her everything she asks for.

Onun söylemek istediği oldukça açık.

His meaning is quite plain.

Tom'a istediği her şeyi ver.

Give Tom everything he asks for.

Tom istediği için yardım etti.

Tom helped because he wanted to.

Tom'un demek istediği o değil.

- That's not what Tom meant.
- That isn't what Tom meant.

Tom'un gerçekten istediği bir dinlenmeydi.

What Tom really wanted was a rest.

Tom istediği zaman bisikletimi kullanabilir.

- Tom may use my bicycle whenever he wants.
- Tom may use my bicycle if he wants to.