Translation of "öldürmeye" in English

0.033 sec.

Examples of using "öldürmeye" in a sentence and their english translations:

Kendini öldürmeye çalıştı.

He tried to kill himself.

Tom'u öldürmeye çalışıyorlardı.

They were trying to kill Tom.

Zaman öldürmeye çalışıyordum.

I was trying to kill time.

Beni öldürmeye çalıştın.

You tried to kill me.

Onları öldürmeye çalışıyorduk.

We were trying to kill them.

Onları öldürmeye çalışıyordum.

I was trying to kill them.

Onları öldürmeye çalışmadım.

I didn't try to kill them.

Onu öldürmeye çalışmadım.

I didn't try to kill her.

Seni öldürmeye geldim.

I have come to kill you.

Beni öldürmeye çalışıyorsun.

- You are trying to kill me.
- You're trying to kill me.

Tom'u öldürmeye çalışmıyoruz.

We're not trying to kill Tom.

Sami öldürmeye kararlıydı.

Sami was determined to kill.

Babamı öldürmeye çalıştı.

He tried killing my father.

Beni öldürmeye mi çalışıyorsunuz?

Are you trying to kill me?

O şeyi öldürmeye çalışmayacağım.

I won't try to kill that thing.

Tom beni öldürmeye çalıştı.

Tom tried to kill me.

Birisi beni öldürmeye çalıştı.

- Somebody tried to kill me.
- Someone tried to kill me.

Onlar bizi öldürmeye çalıştı.

They tried to kill us.

Tom'u kim öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill Tom?

Onlar beni öldürmeye çalıştı.

They tried to kill me.

Tom beni öldürmeye çalışıyor.

Tom is trying to kill me.

Tom kendini öldürmeye çalıştı.

Tom tried to kill himself.

Biri beni öldürmeye çalıştı.

- Somebody tried to kill me.
- Someone tried to kill me.

Birisi Tom'u öldürmeye çalıştı.

Somebody tried to kill Tom.

Biri bizi öldürmeye çalıştı.

Someone tried to kill us.

Biri bizi öldürmeye çalışıyor.

Someone's trying to kill us.

O beni öldürmeye çalışıyordu.

He was trying to kill me.

Biri Tom'u öldürmeye çalıştı.

Someone tried to kill Tom.

Birisi bizi öldürmeye çalıştı.

Somebody tried to kill us.

Tom kendini öldürmeye kalkıştı.

Tom attempted to kill himself.

Tom bizi öldürmeye çalıştı.

Tom tried to kill us.

Neden kendini öldürmeye gitmiyorsun?

Why don't you go kill yourself?

Hiç kimseyi öldürmeye çalışmadım.

I didn't try to kill anybody.

Onlar seni öldürmeye çalışacak.

They'll try to kill you.

Tom bizi öldürmeye çalışıyordu.

Tom was trying to kill us.

Tom onları öldürmeye çalışıyordu.

Tom was trying to kill them.

Tom beni öldürmeye çalışıyordu.

Tom was trying to kill me.

Onlar seni öldürmeye çalışıyordu.

They were trying to kill you.

Onlar onu öldürmeye çalışıyorlardı.

They were trying to kill her.

Seni kim öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill you?

Bizi kim öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill us?

Kim onları öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill them?

Kim beni öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill me?

Kim onu öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill him?

Onu kim öldürmeye çalıştı?

Who tried to kill her?

Biri seni öldürmeye çalıştı.

Somebody tried to kill you.

Birisi onları öldürmeye çalıştı.

Somebody tried to kill them.

Biri onu öldürmeye çalıştı.

Somebody tried to kill him.

Birisi onu öldürmeye çalıştı.

Somebody tried to kill her.

Tom mary'yi öldürmeye çalışıyordu.

Tom was trying to kill Mary.

Tetanoz öldürmeye devam ediyor.

Tetanus continues to kill!

Biri beni öldürmeye çalışıyor!

- Someone is trying to kill me.
- Someone's trying to kill me.

Tom, Mary'yi öldürmeye kararlıydı.

Tom was determined to kill Mary.

Tom, Mary'yi öldürmeye çalıştı.

Tom tried to kill Mary.

O bizi öldürmeye çalıştı.

He tried to kill us.

Fadıl kayınpederini öldürmeye çalıştı.

Fadil tried to murder his father-in-law.

Suçlama adam öldürmeye indirildi.

The charge was reduced to manslaughter.

Leyla, Sami'yi öldürmeye çalışıyor.

Layla is trying to kill Sami.

Tom kendini öldürmeye niyetleniyordu.

Tom intended to kill himself.

Leyla, Sami'yi öldürmeye çalıştı.

Layla tried to kill Sami.

Sami babasını öldürmeye çalıştı.

Sami tried to kill his father.

Mary kendisini öldürmeye çalıştı.

Mary has tried to kill herself.

Sami, Leyla'yı öldürmeye çalışacak.

Sami is gonna try to kill Layla.

Sami beni öldürmeye çalıştı.

Sami tried to kill me.

Sami kendini öldürmeye çalışıyordu.

Sami was trying to kill himself.

Sami kendisini öldürmeye çalışıyor.

Sami is trying to kill himself.

Biri beni öldürmeye çalışıyor.

- Someone is trying to kill me.
- Someone's trying to kill me.
- Somebody's trying to kill me.

Tom, Mary'yi öldürmeye hazırdı.

Tom was ready to kill Mary.

- O piç beni öldürmeye çalıştı.
- O pislik beni öldürmeye çalıştı

That bastard tried to kill me.

Dün gece kendini öldürmeye çalıştı.

She tried to kill herself last night.

Biri beni tekrar öldürmeye çalışabilir.

Someone may try to kill me again.

Tom'un bizi öldürmeye çalışacağını sanmıyorum.

- I don't think Tom would try to kill us.
- I don't think that Tom would try to kill us.

O, kendini öldürmeye teşebbüs etti.

She attempted to kill herself.

Tom'un kendini öldürmeye çalıştığını gördüm.

I saw Tom try to kill himself.

Tom onu ​​öldürmeye çalıştığını söyledi.

Tom said that you tried to kill him.

Hükümetin insanları öldürmeye hakkı vardır.

Government has the right to kill people.

İki kez kendimi öldürmeye çalıştım.

- I tried to kill myself twice.
- Twice I have tried to kill myself.

Tom dün kendini öldürmeye çalıştı.

Tom tried to kill himself yesterday.

Sanırım Tom Mary'yi öldürmeye çalışacak.

- I think Tom is going to try to kill Mary.
- I think that Tom is going to try to kill Mary.

Tom tekrar kendini öldürmeye çalıştı.

Tom has tried to kill himself again.

Tom bizi öldürmeye mi geliyor?

Is Tom coming to kill us?

Öldürmeye geldiğinde Fadıl tereddüt etmedi.

When the time came to kill, Fadil didn't hesitate.

Leyla'nın Sami'yi öldürmeye çalıştığına inanıyorum.

I believe that Layla is trying to kill Sami.

Hiç kendini öldürmeye çalıştın mı?

Have you ever tried to kill yourself?

Sami annesini öldürmeye yardım etti.

Sami helped kill his mother.