Translation of "çocuksu" in English

0.006 sec.

Examples of using "çocuksu" in a sentence and their english translations:

Çocuksu olma.

Don't be childish.

O çocuksu.

That's childish.

Öyle çocuksu olmayın.

Don't be so childish.

Tom çok çocuksu.

Tom is very immature.

O, çok çocuksu.

She's very childish.

Sen çocuksu görünüyorsun.

You sound childish.

Bu çok çocuksu.

That's very childish.

Böyle çocuksu olmayın.

Don't be such a baby.

Çok çocuksu görünüyorsun.

You sound so childish.

Senin çocuksu kahkahanı duyuyorum.

I hear your childish laughter.

Peter çocuksu kızlardan bıkmıştı.

Peter was fed up with childish girls.

Onun davranışını çocuksu buluyoruz.

We consider his behavior childish.

Çocuksu bir yüzün var.

You have a face of a child.

Çocuksu bir şekilde davranmaya başladı.

He started acting in a childish manner.

Onun çocuksu samimiyetine gülmekten kendimi alamadım.

I couldn't help smiling at her childlike frankness.

O kadar çocuksu bir plan başarısız olmaya mahkûmdur.

Such a childish plan is bound to fail.

- Biz onun davranışını çocuksu olarak saydık.
- (Davranışını) çocukluğuna verdik.

We regarded his behavior as childish.

Peter, çocuksu kızlardan bıktı ve gerçekten olgun bir kadınla tanışmak istedi.

Peter was fed up with childish girls and wanted to meet a really mature woman.