Translation of "çantasından" in English

0.009 sec.

Examples of using "çantasından" in a sentence and their english translations:

Para evrak çantasından çalındı.

The money was stolen from his briefcase.

Mary çantasından cüzdanını çıkardı.

Mary pulled her wallet out of her purse.

Mary telefonunu çantasından çıkardı.

Mary got her phone out of her purse.

Tom dürbünü çantasından çıkardı.

Tom took the binoculars out of his bag.

Çantasından bir defter çıkardı.

He took a notebook out of his bag.

Onun çantasından hiçbir şey almadım.

I did not take anything from his bag.

Tom çantasından bir defter çıkardı.

Tom took a notebook out of his bag.

Tom çantasından bir kitap çıkardı.

Tom took a book out of his briefcase.

Tom çantasından bazı hediyeler çıkardı.

Tom pulled some gifts out of his bag.

Tom çantasından bazı şeyler çıkardı.

Tom took some things out of his bag.

Çocuk annesinin çantasından para çaldı.

The boy stole money from his mother's handbag.

Tom Mary'nin çantasından para aldı.

Tom took money out of Mary's purse.

Tom annesinin çantasından para çaldı.

Tom stole money from his mother's purse.

Tom çantasından bir MP3 oynatıcı çıkardı.

Tom pulled an MP3 player out of his bag.

Tom annesinin çantasından biraz para çaldı.

Tom stole some money from his mother's purse.

Tom kedinin çantasından çıkmasına izin verdi.

Tom let the cat out of the bag.

Mary çantasından anahtarını aldı ve kapıyı açtı.

Mary took her key out of her purse and unlocked the door.

- Mary çantasından telefonunu çıkardı ve bir resim çekti.
- Mary çantasından telefonunu çıkardı ve bir fotoğraf çekti.

Mary took her phone out of her purse and took a picture.

Tom çantasından İskoç şişesini çıkardı onu Mary'ye uzattı.

Tom took the bottle of Scotch from his briefcase and handed it to Mary.

Tom evrak çantasından bir klipsli kağıt altlığı çıkardı.

Tom took a clipboard out of his briefcase.

Mary çantasından bir zarf çıkardı ve onu Tom'a uzattı.

Mary pulled an envelope out of her purse and handed it to Tom.

Tom çantasından bir sandviç çıkardı ve onu yemeye başladı.

Tom took a sandwich out of the bag and started eating it.

Tom sırt çantasından bir kitap çıkardı ve okumaya başladı.

Tom took a book out of his knapsack and started reading.

Tom evrak çantasından bir zarf çıkardı ve onu Mary'ye uzattı.

Tom took an envelope out of his briefcase and handed it to Mary.

Tom evrak çantasından bazı kağıtlar çıkardı ve onları Mary'ye gösterdi.

Tom took some papers out of his briefcase and showed them to Mary.

Tom evrak çantasından bir dergi çıkardı ve onu okumaya başladı.

Tom took a magazine out of his briefcase and began reading it.

Tom çantasından bazı kolyeler çıkardı ve Mary'ye beğendiği birini seçmesini söyledi.

Tom pulled out some necklaces from his bag and told Mary to choose the one she liked.

Tom alet çantasından demir testeresini çıkardı ve Mary'ye onu isteyip istemediğini sordu.

Tom removed the hacksaw from his toolbox and asked Mary if she wanted it.

Mary çantasından küçük bir ayna çıkardı ve saçını ve makyajını kontrol etti.

Mary took a little mirror out of her purse and checked her hair and make-up.