Translation of "Yol" in Chinese

0.006 sec.

Examples of using "Yol" in a sentence and their chinese translations:

Yol kaygan.

车行道滑的。

Yol yağmurdan ıslaktı.

這條路因為下雨所以是濕的。

Tam yol ileri!

全速前進!

Bir yol var.

有个办法。

Yol arabalarla tıkanmıştı.

路上挤满了汽车。

Yol inşaat halinde.

路正在建。

Kuşlara yol ver.

让我们做鸟类的朋友。

Hangi yol Central Park'tır?

中央公園在哪個方向?

Tam hızda yol alın!

全速前進!

Kalabalıkta kendime yol açtım.

我穿過了人群向前走。

Polise yol tarifi sordum.

我向一個警察問路。

Bu yol dehşet verici.

这条路很差。

Ormanda bir yol açtık.

我們開出了一條穿過森林的小路。

Yol arabalar için çok dar.

- 這條路對汽車來說太窄了。
- 這條路太窄汽車無法通行。

Bu siste yol işaretlerini göremiyorum.

由于大雾,我无法看清道路标识。

Bu kesinlikle en iyi yol.

这一定是最好的方法 。

Buzlu yol güneş ışığında pırıldıyordu.

結冰的道路在陽光下閃閃發亮。

Hangi yol belediye binasına gidiyor.

哪條路通往市政廳?

Erken kalkan erken yol alır.

早起的鸟儿有虫吃。

Yeni bir yol yapım aşamasındadır.

一条新的马路正在修建中。

Bu yol Tokyo'yu Osaka'yla bağlar.

这条路连接东京和大阪。

Bu yol seni müzeye götürecek.

這條路會引你去博物館。

Bu yol seni havaalanına götürecek.

这条路是去机场的。

Bu yol Hong Kong'a gider.

這條是去香港的路。

İstasyona kadar uzun bir yol var.

到車站的路程很遠。

Bir yol haritası alabilir miyim, lütfen?

請給我一張路線圖。

Tren saatte 20 mil yol alır.

- 这两火车时速20千米。
- 这列火车时速20英里。

Köye giden dar bir yol var.

到村莊有條窄路。

Trene giderken ite kalka yol açtı.

她擠上了火車。

Onlar kalabalığın arasında kendilerine yol açtılar.

他們從人群中擠過去了。

Yol dik yamaca doğru zikzak çiziyordu.

- 這條小路沿著陡峭的斜坡蜿蜒而上。
- 蜿蜒的小路爬上了陡坡。

Ve orta yol yaratıcı düşünmeye çalışmak

我会说折中的办法就是尝试发挥想象力

Ölmek için en iyi yol bu.

这是最好的死法了。

İçeri girmek için başka yol yok.

没有其他入口了。

- Adadan yol yok.
- Adadan çıkış yok.

沒有辦法離開這個島。

Kibir bir kişinin çöküşüne yol açar.

骄傲使人落后。

Bunu çözmek için bir yol olmalı.

一定有解決的辦法。

Bu yol üzerinde çok trafik yok.

这条路上的车辆不多。

Bu genellikle okula gittiğim kestirme yol.

这通常是我去学校的捷径。

- Tek çıkış yolu ölüm mü?
- Ölüm müdür tek çıkar yol?
- Ölüm tek çıkar yol mu?

死是唯一的解脱吗?

- İsteğin olduğu yerde, bir yol vardır.
- İstenirse her şey mümkündür.
- İstenirse mutlaka bir yol bulunur.

有志者事竟成。

- Plaj ne tarafta?
- Hangi yol plaja gider?

去海滩走哪条路?

Onun yokluğu her türlü söylentiye yol açtı.

他的缺席导致了各种谣言的产生。

- Hangi yol plaja gider?
- Plaja nasıl gidebilirim?

去海滩走哪条路?

Sorunu çözmek için bir yol önerebilir misiniz?

你能提出解决问题的方法吗?

Bu yol arabaların geçemeyeceği kadar çok dar.

这条路太窄,过不了车。

O bir yol değil fakat bir patika.

它不是一條路,而是一條小徑。

Ve kendimizi kamusal alanlardan uzak tutabildiğimiz her yol,

以及我们可以远离公共场合的所有方式,

Küçük hatalar hemen düzeltilmezse ciddi sorunlara yol açabilirler.

如果小错误不被立即纠正,可能会导致严重问题。

- Mastürbasyon deliliğe neden olur.
- Mastürbasyon deliliğe yol açar.

自慰引发疯狂。

Oraya gitmek için daha kısa bir yol var mı?

到那裡有比較短的路嗎?

Affedersiniz,ama bu metro istasyonu için doğru yol mu?

不好意思,請問這條路通往地鐵站嗎?

Bunun onu yapmak için en iyi yol olmayabileceğini kabul ediyorum.

我承认这可能不是最好的方法。

- İyi niyetle söylenen yalan mübahtır.
- Hedefe giden her yol mübahtır.

為了正當目的可以不擇手段。

- Osaka'dan Akita'ya bilet ücreti nedir?
- Osaka'dan Akita'ya yol parası nedir?

从大阪到秋田的车费是多少?

20. yüzyılın ortalarından beri Pekin'de su kuyusu sayısı önemli ölçüde düşmüş ve yeni yol ve binalar için bir yol yapmak için yıkılmışlardır.

二十世纪中以后,北京胡同的数量显著地下降,因为人们把它们拆毁以便给新的楼房和街路让路。

Tren o kadar kalabalıktı ki yol boyunca ayakta durmak zorunda kaldım.

- 這班火車如此的擁擠以至於我整個車程都必須站著。
- 火車擁擠極了,我整趟車程都沒有位子坐。

Bir sorunu çözmek için en basit yol çoğunlukla en iyi yoldur.

解决问题最简便的方法往往是最好的办法。

Birazcık İspanyolca bilgi Meksika yolculuğunu keyifli yapmaya doğru uzun bir yol gidecektir.

懂一點西班牙語的話,你去墨西哥一定會玩得更愉快。

- Yol işaretinde ne yazılı? - TEK YÖN.
- Trafik işaretinde ne yazılı? - TEK YÖN.

路标上写的什么?- 单向行驶。

İnsanlar yaralı adamın etrafına toplandılar fakat doktor olay yerine yaklaştığında ona yol verdiler.

人群把傷者團團圍住,但醫生來到現場時都讓了路給他。

Kilo kaybetmek için en iyi yol daha az yemek ve daha çok egzersiz yapmak.

最好的減肥方法就是少吃多運動。

Tren o kadar kalabalıktı ki Osaka'ya giden bütün yol boyunca ayakta durmak zorunda bırakıldık.

火車很擠迫,一直駛到了大阪我們都要站著。