Translation of "Nedeni" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Nedeni" in a sentence and their arabic translations:

Fizyolojik nedeni var

التي تفسّر ذلك،

Bunun nedeni nedir?

لماذا تمر بيوم جيد ؟

Nedeni ne biliyormusunuz?

ماذا تعرف لماذا؟

Nedeni ise şu

السبب هو

Demansın en yaygın nedeni.

يؤثر على ما يقرب من ستة ملايين شخص في الولايات المتحدة وحدها.

Hastalığa yenilme nedeni, hastalığın

إنها تستسلم للمرض لأنه ينتشر

Onun sinirlenme nedeni odur.

- ذلك سبب انفعاله.
- لهذا غضب.
- هذا سبب غضبه.

İşi bırakmamın nedeni budur.

- لهذا تركت وظيفتي.
- هذا هو سبب تركي لوظيفتي.

Bunun bir kaç nedeni vardı.

لعدة أسباب

Nedeni, adamın ona içini açıp

لأنه فتح قلبه لها وحدثها

Sanırım bunun nedeni sorduğum sorular.

أظن أنها بسبب الأسئلة التي سألتها؛

Radarın ana kayaları görüntülemesinin nedeni

السبب الذي يجعل الرادار قادراً على كشف الصخر الصلب

Nedeni olmadan bana hakaret etti.

شتمني من دون سبب.

Kadınların birbirlerini sevmemelerinin nedeni erkeklerdir.

ان الرجال هم سبب عدم حب النساء لبعضنّ البعض

Aslında burada olamamın nedeni bu.

في الحقيقة، هذا هو سبب وجودي هنا.

Bunun nedeni, ağacın ışığa, güneşe yönelmesi

‫السبب هو أن هذه الشجرة تتجه‬ ‫نحو الضوء، نحو الشمس‬

Ve bu nedeni görebilmemi gerçekten istediler.

وكانوا يريدون مني أن أعرف السبب.

En iyi Mareşalini Hamburg'da tutmasının nedeni

بينما تستمر الحملة الحاسمة في ساكسونيا في إرباك المؤرخين.

Bunu yapmak istememenin gerçek nedeni nedir?

ما هو السبب الحقيقي لعدم رغبتك بعمل هذا؟

Sana onu yapmak istemememin nedeni söyleyeyim.

دعني أخبرك سبب عدم رغبتي فعل ذلك.

Araştırmam, bunun üç ana nedeni olduğunu gösteriyor.

وبحسب بحثي هناك ثلاثة أسباب رئيسية لهذا

Yöneldi , ancak sahada hiçbir şey uygulamadı. Nedeni,

لم تنفذ شيئاً على ارض الواقع والسبب غياب الدعم المالي من

Bir İngilizce öğretmeni olmak istememin nedeni odur.

- لأني أريد أن أصير معلم لغة إنجليزية.
- لأني أريد أن أصير معلمة لغة إنجليزية.

Tom'un Mary'ye inanmamak için bir nedeni yoktu.

- لا يوجد أي سبب يدعو توم لئلا يصدق ماري.
- لا يوجد أي سبب يدعو توم لكي لا يصدق ماري.

Bunun ilk nedeni, okyanusların çok geniş bir alanı,

والسبب الأول هو مدى اتّساع المحيطات،

Nahoşun hoş olmayan anlamına gelmesinin bir nedeni var.

أن "غير المتفق عليه"، مرادفة لكلمة "غير مريح" لسبب ما.

Ekonomik kalkınmada çok iyi performans göstermesinin temel nedeni

و أدائهم بصورة مذهلة في التقدم الاقتصادي

- Bu yüzden buradayız.
- Burada bulunmamızın nedeni işte bu.

لذلك نحن هنا

Bence bunun nedeni ilgi alanlarınızın önemsiz olması değil,

أعتقد أن هذا ليس بسبب أن اهتماماتك لا تهم،

Bunun nedeni ters gidebilecek bütün o şeylere odaklanmış olmandır

ذلك لأنك تركزعلى كل الأشياء التي يمكن ان تذهب في الاتجاه الخاطئ ،

Konuşmalarımda uzmanların olmasına izin vermememin iyi bir nedeni var.

الآن، هناك سبب وجيه حقاَ لماذا لا أسمح للنقاد بالظهورعلى برنامجي:

Alında nedeni ile bir kaç fikrim var aslında ama

في الواقع ، لدي بعض الأفكار بسبب

Bir önceki gece başlayan yangının nedeni sarhoş askerler olarak belirtilmişti

حريق قد اشتعل الليلة السابقة لدخوله المدينة وقد توقع ان يكون المسؤل عنه احد الجنود الثملاء

Google'a göre bunun nedeni, Mercator'un şekil ve açıları korumadaki yeteneği,

فحسب جوجل ، هذا بسبب قدرتها على حفظ الشكل والزوايا

Biraz eski moda gibi ama o zamanlar bunun bir nedeni vardı.

ذلك يبدو طراز قديم، ولكنهم حينها كانوا على شيء.

Açıkçası, bu bir kişinin işi olamaz. Tatoeba'nın işbirlikçi olmasının nedeni budur.

من الواضح أن هذا لا يمكن أن يكون عمل شخص واحد. لهذا فإن تتويبا مشروع تعاوني.

- Yolculuğunun amacı nedir?
- Gezinizin amacı nedir?
- Seyahatinin nedeni ne?
- Seyahatinin amacı ne?

ما الغرض من رحلتك؟

Tatoeba'nın çok dilli olmasının nedeni budur. Fakat o tür çok dilli değil. Dillerin sadece birlikte eşleştirildiği ve bazı çiftlerin geride bırakıldığı tür değil.

لهذا فإن تتويبا متعدد اللغات. لكن ليس ذلك النوع من تعدد اللغات، ليس النوع الذي يُزَاوج فيه بين اللغات، ببساطة، وتُهْمَلُ بعض الأزواج.

Ama biliyorsunuz, tüm bu cümleleri toplamak ve kendimiz için saklamak hazin olacaktır. Ki Tatoeba'nın açık olmasının nedeni budur. Bizim kaynak kodumuz açıktır. Bizim bilgimiz açıktır.

لكن كما تعلمون، سيكون من الحزين أن نجمع كل هذه الجمل، ونبقيها لأنفسنا، لأن هناك الكثير من الأمور التي نستطيع عملها بهذه الجمل. لذا، فإن تتويبا مفتوح. شفرة برنامجنا المصدرية مفتوحة، وبياناتنا كذلك.