Translation of "Kokusunu" in Arabic

0.002 sec.

Examples of using "Kokusunu" in a sentence and their arabic translations:

Kokusunu alabiliyor.

‫يمكنها اشتمامه.‬

Kokusunu bırakarak gücünü afişe ediyor.

‫يستعرض قواه بالرائحة.‬

Çürük bir şeyin kokusunu alıyorum.

أشم رائحة شيء عفن.

Yanan bir şeyin kokusunu alıyorum, Anne.

- أشتم رائحة حريق يا أمي.
- أشم رائحة شيء يحترق يا أمي.

Kıllarındaki kimyasal alıcılarla yaklaşan kurbanının kokusunu alır.

‫بشعيرات ذات مستشعرات كيميائية،‬ ‫تشم رائحة الهدف عن بعد.‬

Köpek balığının etrafında yüzüp kokusunu aldığını gördüm. "Olamaz, yine aynı kâbusu yaşayacağız."

‫ثم رأيت سمكة القرش‬ ‫تسبح على السطح الخارج وتتبع رائحتها.‬ ‫وقلت لنفسي: "لا، ذلك الكابوس بأكمله...‬

Karın iki metre altında kalmış bir leşin kokusunu alacak kadar. Volverinlere çok nadir rastlanır.

‫حساسة لدرجة اشتمام جيفة‬ ‫في عمق مترين من الثلج.‬ ‫رؤية اللقام أمر نادر.‬

Ama sorun şu ki geri dönmesi gerekiyor. Diğer tarafta, köpek balığı kokusunu tekrar aldı.

‫لكن تكمن المشكلة بالطبع‬ ‫في أنه سيتوجب عليها العودة.‬ ‫على الجانب الآخر،‬ ‫تتبع سمكة القرش رائحتها مجددًا.‬