Translation of "Karşısında" in Arabic

0.004 sec.

Examples of using "Karşısında" in a sentence and their arabic translations:

Ekranında herkes karşısında

أمام الجميع على الشاشة

Televizyonun karşısında uyudum.

نمتُ أمام التلفاز.

Ben de karşısında diz çöküyorum

فركعت أمامها

Sokağın karşısında bir otel var.

يوجد هناك فندق عبر الشارع.

Böyle kalabalık bir grup karşısında

ومواجهتي لحشد كهذا،

Topluluk karşısında konuşma heyecanı geliyor.

توتر التحدث أمام الحشود.

Insanlar karşısında ölsem daha iyi.

من أن أتحدث بهذا الشكل أمام الناس.

Bir oda dolusu yabancının karşısında durabilen

الرجل الذي يمكنه الوقوف في غرفة مليئة بالغرباء

ABD'nin bağımsızlık gününde Manhattan'ın hemen karşısında

‫إنه يوم الـ4 من يوليو،‬ ‫وخارج "مانهاتن"،‬

Bu topluluk karşısında konuşma heyecanı olan

إذا كان هناك من يقول: هذا التوتر الناتج

Qutuz'un ise karşısında zor bir görev vardı.

كان أمام قطز مهمة صعبة

Fakat karşısında yine Microsoft denen dev duruyordu

لكنه كان يواجه العملاق المسمى Microsoft مرة أخرى

Charles ve Avusturya ordusu, Tuna'nın karşısında beklemedeydi.

بدلا من ذلك وضع تشارلز والجيش النمساوي في الانتظار ، عبر نهر الدانوب.

Doğanın zekâmız karşısında çok zayıf olduğu anlayışı...

الطبيعة ضعيفة لتقاوم ذكاءنا...

Topluluk karşısında konuşmanın bir eğitimi olmalı dedim

قلت لابد من دورة لتعلم التحدث أمام الجمهور،

Tek başına bir sırtlanın aslan karşısında şansı yok.

‫ضبع وحيد لا يضاهي أسدًا.‬

Topluluk karşısında konuşma heyecanımı kontrol altına alabilmek için

من أجل التمكن من السيطرة على توتري عند التحدث أمام الجمهور

Dedi ki ''Zaten topluluk karşısında konuşma heyecanı duymanın

قال لي: أصلًا الشعور بالتوتر عند التحدث أمام الجمهور

Batı Cephesinde, Fransız, İngiliz ve Belçikalı birlikler Almanların tam karşısında,

على الجبهة الغربية والفرنسية والبريطانية و حفرت القوات البلجيكية في معاكسة الألمان،

şu anda sizin karşınıza gelip de binlerce kişi karşısında konuşabiliyorsam

أنني إذا كنت الآن أقف أمامكم وأستطيع أن أتحدث أمام الآلاف،

Güçlü Osmanlı karşıtı ittifakla karşılaşmanın karşısında Bayazıd bir kaç zafer kazandı.

على الرغم من مواجهته تحالف قوي إلا أن بايزيد حقق سلسلة من الانتصارات

Memlüklerin,Moğolların büyük ordusu karşısında neredeyse imkansız şartlar altında olduğunu bildiği halde

على الرغم من اعترافه بأن المماليك يواجهون تحد صعب ضد الجيش المغولي الواسع

Herkes karşısında görüntüde olduğu içinde öğretmen aynı zamanda öğrencilerini de kontrol edebiliyor

يمكن للمعلم أيضًا التحكم في طلابه كما هو في الصورة أمام الجميع

Gençlik yıllarımdaki hâlime bakıyorum, ki çoktan geçti gitti. Gerilimler karşısında hayat arkadaşıma sığınıyorum. O da bana sığınıyor.

وأرى نفسي وقد زال شبابي. وشريكتي هي ملجئي من التوتّر، والعكس بالعكس.