Translation of "Barış" in Arabic

0.006 sec.

Examples of using "Barış" in a sentence and their arabic translations:

Barış istiyorum.

أريد السلام.

Sevgi ve Barış.

الحب و السلام.

Dünyada barış istiyoruz.

نريد السلام في العالم.

Barış için çalışıyoruz.

نحن نعمل لأجل السلام.

Biz barış yararına çalışıyoruz.

نحن نعمل لأجل السلام.

Barış, neşe, sevgi, şefkat, empati

بالإضافة إلى حرصك على الحصول على المشاعر التي تشعرك بالطمأنينة والبهجة

Ve barış için birlikte çalışarak

والعمل معاً من أجل السلام

Tilsit'in barış anlaşmasının ardından Davout

بعد معاهدة السلام في تيلسيت ، أصبح دافوت الحاكم العام

Savaşta terör… barış içinde süsleme…

الإرهاب في الحرب ... زخرفة في سلام ...

Ve böylece isyancılarla barış görüşmelerini başlattım.

وبذلك، بدأت في محادثات سلمية مع المتمردين.

Barış aktivisti olan teröriste bir bakın.

فقط أنظروا إلى الإرهاب الذي أصبح ناشط سلام.

Orta Avrupa'da birkaç yıl barış vardı:

لبضع سنوات كان هناك سلام في وسط أوروبا:

Sami İslam'ın barış dini olduğunu söyledi.

قال سامي أنّ الإسلام دين سلام.

Yani neşe, barış, merhamet, empati gibi duygular deneyimlediğinizde

ولذلك، عندما تتعرض إلى تجربة عاطفية كالابتهاج والطمأنينة الشفقة والتعاطف.

Ve Nobel Barış ödülünü alan ilk Afrikalı kadın

أول امرأة أفريقية تحصل على جائزة نوبل للسلام،

Ve bilgi ve barış için yeni umutlar var.

وآمال جديدة للمعرفة والسلام موجودة.

Ama Alexander barış anlaşması yapmayı reddedince Fransız ordusu

عندما رفض الكسندر ألتفاوض تراجع الجيش الفرنسي

Napolyon, Rus İmparatorun barış için masaya oturacağından emindi

نابليون انتظر وهو واثق ان الكسندر مهما طال الوقت سيفاوض

Barış sağlamak ve savaşları durdurmak için yapabilceğimiz şeylerden biri de

وأحد الأشياء التي نستطيع فعلها لإيقاف الحروب وإحلال السلام

1978 yılında Japonya ve Çin arasında bir barış antlaşmasına varıldı.

وُقِّعَتْ معاهدة سلام بين اليابان والصين عامَ 1978.

Savaşta terör… barış içinde süs… Her Fransız Mareşalinin sopasına yazılan sözler.

الإرهاب في الحرب ... زخرفة في سلام ... الكلمات المنقوشة على عصا كل مشير فرنسي.