Translation of "Başkanı" in Arabic

0.009 sec.

Examples of using "Başkanı" in a sentence and their arabic translations:

AFA Başkanı.

الذي ذكر ذلك في خطابه الرئيسي.

Sınıf başkanı olmak çok önemliydi.

طبعاً عريف الصف كان ذو شأن كبير

Sınıf başkanı olmayı çok istiyordum.

فقد كنت أرغب بشدة أن أكون عريفة الصف

Bir Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Başkanı,

كرئيسة الجمعيّة العامة للأمم المتحدة،

Müfide İlhan ilk kadın belediye başkanı

Müfide İlhan هي أول عمدة أنثى

Genelkurmay başkanı veya 'büyük jenéral' rolü

على دوره كرئيس أركان ، أو "كبير جنرال" ، في الجيش الكبير.

Yeni genelkurmay başkanı olarak Soult'u seçmekti.

أركان جديد له ، ليحل محل المارشال بيرتير.

Belediye başkanı ona şehrin anahtarını sundu.

قدم له العمدة مفتاح المدينة.

O yüzden, Türk Tarih Kurumunun başkanı değişmiş

لذلك تغير رئيس الجمعية التاريخية التركية

DİSK genel başkanı Kemal Türkler konuşmasını yaparken

زعيم DİSK كمال تركلر يلقي خطابه

Hatta Ekrem İmamoğlu Beylikdüzü belediye başkanı olduğunda

حتى عندما كان إكرام إمام أوغلو عمدة بيليك دوزو

önce Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Manfi

الناجحة القائمة الفائزة ضمت شخصياتٍ جديدةٍ نوعاً ما على

Rütbesinden sıyrıldı ve İtalya Ordusu Genelkurmay Başkanı olduğu

تم تجريده من رتبته ولم تتم إعادته رسميًا حتى عام 1795 ،

. Muhammed Al-Manfi'yi Başkanlık Konseyi Başkanı olarak yerleştiren

عام الفين وواحدٍ وعشرين. حكومةً مؤقتةً للبلاد عبر التصويت الذي

Kâr amacı gütmeyen dini bir kuruluşun yönetim kurulu başkanı,

كنت رئيسًا تنفيذيًا لمنظمة دينية غير ربحية كبيرة،

Rochambeau, Lafayette ve Luckner'da Genelkurmay Başkanı olarak görev yaptı.

وشغل منصب رئيس الأركان في روشامبو ولافاييت ولوكنر.

Fransa'nın başbakanı olan Bakanlar Kurulu Başkanı olarak görev yaptı.

كرئيس لمجلس الوزراء ، رئيس وزراء فرنسا فعليًا.

Ve en yüksek puanı alan kişinin sınıf başkanı olacağını söyledi.

ومن سيحقق أعلى درجة سيكون عريف الصف

Neredeyse yok etmek üzereler. Çin devlet başkanı ise Wuhan sokaklarında dolaştı.

هم على وشك التدمير. تجول الرئيس الصيني في شوارع ووهان.

Emirlerini eyleme dönüştürmekten sorumlu olan personel bölümünü bir Genelkurmay Başkanı yönetti ;

إلى عمل ، من خلال صياغة تعليمات مكتوبة تم إرسالها عن طريق البريد ؛

Geldi.Doğu Parlamento Başkanı Agila Saleh ve Ulusal Mutabakat Hükümeti İçişleri Bakanı,

تضم اثنين من اقوى السياسيين في ليبيا هم رئيس برلمان الشرق

Uzlaşma hükümeti başkanı Fayez al-Sarraj'ın yanı sıra kaybeden adaylar Mareşal

من الاتحاد الاوروبي والولايات المتحدة بالاتفاق ودعوا ببيانٍ

Akademik ve pratik yolu planlıyordu bir anda ülkenin başkanı olana kadar

كما وصفته الصحف البريطانية بعيداً عن انظار والده الذي رفض

Berthier, kıskançlıkları ve kinleri ile de ünlüydü: Ney'in yetenekli genelkurmay başkanı Jomini'ye

اشتهر برتيير أيضًا بغيرته وأحقاده: فقد دفعه ثأره المتحذلق ضد

Kız Bin dokuz yüz doksan yılda eski Suriye Devlet Başkanı Hafız Esad'ın

السابق حافظ الاسد وهو بشار الاسد. الشاب البعيد عن انظار

General Brune'de, ardından İsviçre'de Masséna'da oldukça etkili bir genelkurmay başkanı olarak görev yaptı

ذهب للعمل كرئيس أركان فعال للغاية للجنرال برون ، ثم إلى ماسينا

Soult, önce genelkurmay başkanı olarak görev yapan Lefebvre'den (gelecekteki Mareşal) çok şey öğrendi

تعلم سولت الكثير من Lefebvre (زميل مستقبلي مشير) ، حيث خدم أولاً كرئيس لهيئة

Genelkurmay başkanı olarak her zamanki rolüne geri dönen Berthier, olağanüstü yeteneklerini bir kez daha kanıtladı

بالعودة إلى دوره المعتاد كرئيس للأركان ، أثبت بيرتييه مرة أخرى مواهبه الاستثنائية ،

Napolyon'un genelkurmay başkanı Mareşal Berthier ve hatta belki de İmparatorun kendisi de dahil olmak üzere , onun bir veya iki kazık attığını görmeye hevesliydi .

بما في ذلك رئيس أركان نابليون ، المارشال بيرتيير - وربما حتى الإمبراطور نفسه.