Translation of "Fina" in Turkish

0.012 sec.

Examples of using "Fina" in a sentence and their turkish translations:

Caía lluvia fina.

İnce yağmur yağıyordu.

Mercurio posee una atmósfera muy fina.

Merkür çok ince bir atmosfere sahiptir.

Él usa un lápiz de punta fina.

O güzel uçlu bir kurşun kalem kullanır.

Hay una fina línea entre genialidad y estupidez.

Dahilik ve aptallık arasında ince bir çizgi vardır.

Hay una fina línea entre ser ahorrativo y tacaño.

Tutumlu olmakla ucuz olmak arasında ince bir çizgi vardır.

Hay una fina línea entre lo aceptable y lo inaceptable.

Neyin kabul edilebilir ve neyin kabul edilemez olduğu arasında ince bir çizgi vardır.

Hay una fina línea entre el amor y el odio.

Aşk ve nefret arasında ince bir çizgi vardır.

Hay una fina línea entre lo que es aceptable y lo que no.

Kabul edilebilirler ve edilemezler arasında ince bir çizgi vardır.

La fina línea entre la cordura y la locura se ha hecho más estrecha.

Akıl sağlığı ile delilik arasındaki ince çizgi daha incelmiştir.