Translation of "Envejecer" in Turkish

0.002 sec.

Examples of using "Envejecer" in a sentence and their turkish translations:

Envejecer es gratis.

Yaşlanma hiçbir şeye mal olmaz.

No quieren envejecer.

Yaşlanmak istemiyorlar.

Quiero envejecer con María.

Mary'yle yaşlanmak istiyorum.

No tengo miedo de envejecer.

Yaşlanmaktan korkmuyorum.

Envejecer es obligatorio. Crecer es opcional.

Yaşlanmak mecburidir, büyümekse tercih meselesi.

Pero para aprender esto hay que envejecer.

Ne var ki bunu anlamak için yaş almak gerekiyor.

Amar a una persona significa acceder a envejecer con ella.

Bir insanı sevmek demek onunla yaşlanmaya hazır olmak demektir.