Examples of using "Cierre" in a sentence and their turkish translations:
Fermuarım sıkıştı.
Fermuarın açık.
Fermuarın açık!
Kapıyı kapatmayın!
Kapıyı kapatacak kadar nazik ol.
- Tom'a bu kapıyı kapattırma.
- Tom'un bu kapıyı kapatmasına izin verme.
Kitaplarınızı kapatın.
Arabamın elektrikli camları ve elektrikli kapı kilitleri var.
Kapıyı kapattırır mısın?
Tom birinin pencereyi kapatmasını istiyor.
- Lütfen kapıyı sessizce kapat.
- Lütfen kapıyı sessizce kapayın.
Kapanmadan önce bankaya gitmek istiyorum.
Lütfen kapıyı arkandan kapat.
Kapanmadan önce dükkana git.
Benim fermuar yarıya kadar sıkışmış.
Gazı kapatın.
Sanırım pencereyi kapamamın zamanıdır.
Ben mektubu mühürlemeden önce birkaç kelime ekleyin.
Tom'a bütün pencereleri kapatmasını söyle lütfen.
Okulun kapanışı yoğun kar nedeniyle oldu.
Birçok madenciler yakında madenin kapatılacağını düşünüyorlar.
Bunu yapma nedenimiz grev.
- Kapıyı kapatın, lütfen.
- Lütfen kapıyı kapat.
- Kapıyı kapatacak kadar nazik ol.
- Kapıyı kapatın, lütfen!
- Kapıyı kapat, lütfen.
- Lütfen kapıyı kapatın.
- Lütfen kapıyı kapatır mısın?
Gözlerini kapa, ve ona kadar say.
Lütfen dışarı çıkarken kapıyı kapatır mısın?
Gözlerini kapatma.
Birazcık geçmişe gidip dedemize güzel bir yerden güzel bir arsa kapattırmak istemez misiniz?
- Kavanozu çok sıkı biçimde kapatmayın.
- Kavanozu çok sıkı biçimde kapatma.