Translation of "Agricultura" in Turkish

0.017 sec.

Examples of using "Agricultura" in a sentence and their turkish translations:

Desconocemos la agricultura

tarımdan ise bihaberiz

Él está estudiando agricultura.

O, tarım eğitimi görmektedir.

Tom trabaja en agricultura.

Tom tarımda çalışıyor.

Necesitan una agricultura muy inteligente.

Çok zekice bir tarıma ihtiyaç duyuyorlar.

Mi especialidad es la agricultura.

Benim asıl branşım tarımdır.

Los locales los usaban para agricultura,

Yerel halk tarafından tarım için kullanılmıştı;

Estoy hablando de alimentos y agricultura.

Yiyecek ve tarımdan bahsediyorum.

Es la agricultura en ambiente controlado.

çevre kontrollü tarım yöntemi.

Muchos países dependen de la agricultura.

- Çok sayıda ülke tarıma dayalıdır.
- Birçok ülke tarıma bağımlıdır.

Europa es dominante en la agricultura global.

Avrupa küresel tarımda dominant halde.

La biotecnología producirá una revolución en la agricultura.

- Biyoteknoloji tarımda bir devrime neden olacak.
- Biyoteknoloji tarımda bir devrim getirecek.

La economía del país depende de la agricultura.

Ülke ekonomisi tarıma dayalıdır.

Un suelo fértil es indispensable para la agricultura.

- Verimli toprak tarım için zaruridir.
- Verimli toprak tarım için olmazsa olmazdır.

Quieren una oportunidad para aprender acerca de agricultura moderna.

Modern tarımı öğrenme şansına sahip olmak istiyorlar.

La agricultura se verá muy afectada por este virus.

Bu virüs yüzünden tarım çok büyük oranda etkilenecek

El gobierno debería invertir más dinero en la agricultura.

Hükümet tarımda daha fazla yatırım yapmalı.

El proyecto Drawdown estima que abordar la desigualdad en la agricultura

Drawdown projesi tarımda eşitliğin sağlanmasının günümüzden 2050'ye kadar

Así que ahora nos hemos establecido, es decir, hemos descubierto la agricultura.

yani artık yerleşik hayata geçmişiz yani tarımı keşfetmişiz

Sospecho que el orangután es cazado por ser una peste para la agricultura,

Bence insanlar orangutanları tarımsal bir böcek olarak görülüp avlıyor,

Y ahora que les he convencí de que la agricultura puede ser muy atractiva,

Şimdi, sizi tarımın oldukça ilgi çekici olduğuna ikna ettiğime göre

La agricultura de fertilización intensiva. Además de la combustión de combustibles fósiles y algunos

endüstriyel işlemlere ek olarak. Metan ve nitröz oksidin konsantrasyonu

El precio de los alimentos está en su nivel más alto desde que la Organización de Comida y Agricultura de las Naciones Unidas comenzó a registrarlos en 1990.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Kurumu 1990'da kayıt tutmaya başladığından beri, yiyecek fiyatları en yüksek seviyesindedir.